TESEV'in Konda ile birlikte yaptığı anayasaya dair beklentileri ve talepleri ihtiva eden çalışma açıklandı. Dün kısmen üzerinde durmuştum, bugün biraz daha kapsamlı olarak bulguları değerlendireceğim.
"Türk milleti güçlü devlet mi, insancıl toplum mu istiyor?" Burada cevaplar başa baş. (% 40 güçlü devlet, %39.7 insancıl toplum) Kadınlar, kendini mağdur hissedenler (Aleviler ve Kürtler), alt gelir grupları insancıl toplumdan yana. Buna mukabil, güçlü devlet isteyenler de, bu devletin aynı zamanda adil olmasını, eşitliği sağlamasını, insana saygı göstermesini talep ediyor. Bir başka ifadeyle, istikrar ve güven açısından güçlü devlet bir teminat. Fakat, bu devlet zulmeden, ezen bir devlet olmayacak. Aynı araştırmanın, "Anayasa en çok neye vurgu yapmalıdır?" sorusuna verilen cevaplar, "adalet" talebini ilk sıraya oturtuyor: Haksızlığa karşı adalet % 65; Türk-Kürt, Sünni-Alevi arasında eşitlik % 50; Özgürlük % 35; Her türlü bölünme ve yıkıcılığa karşı devletin bekası % 33.6.
Halkın önemli bir çoğunluğu "Devlet, insan için var" düşüncesinde.
Sonuçlar bazı çelişkileri de ihtiva ediyor. Bir yandan çoğulcu bir eşitliğe evet denirken, bir yandan "Ülkenin resmi dili ne olmalıdır?" sorusuna, "Yalnızca Türkçe" diyenler % 85. "Temel eğitimde dil, yalnızca Türkçe olmalıdır" görüşünü savunanlar % 73. Buna mukabil, Kürtlerin 3'te 2'si Türkçe dışında başka dillerin de resmi dil olmasını, % 78'i ana dilde eğitim verilmesini arzu ediyor.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarında özgürlüğe, çoğulculuğa doğru bir açılım olmakla birlikte, belki de terörün doğurduğu endişeler yüzünden adımların dikkatli atılması, değişimin yavaş yavaş gerçekleşmesi yönünde bir eğilim göze çarpıyor.