Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NAZLI ILICAK

Doğru senaryo benim anlattığım

Abdullah Gül'ün Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunu veto etmesi çeşitli yorumlar yapılmasına yol açtı. Spekülasyonlar, 2014'teki cumhurbaşkanlığı seçimlerine ve Erdoğan-Gül çatlağının AK Parti'yi bölünmenin eşiğine getireceği varsayımlarına kadar uzandı. Oysa Gül, bazı konularda Erdoğan'dan farklı düşünebilir. Veto ederken de, vicdanı doğrultusunda hareket etti. Yasa Meclis'ten aynen geçerse, muhtemelen Anayasa Mahkemesi'ne götürmeyecektir. Çünkü uzlaşma sonucu ortaya çıkan Meclis iradesine karşı, Anayasa Mahkemesi'ni devreye sokmak, onun demokrasi anlayışıyla da çelişir.
Doğru olan AK Parti grubunun, Cumhurbaşkanı'nın gerekçelerine de kulak verip -restleşmek yerine- yeni bir düzenleme yapması ve orta yolu bulmaya çalışmasıydı. Şike cezasının çok ağır olduğu anlaşıldı. Buna mukabil, Gül, Meclis'ten geçtiği şekliyle, caydırıcılığın tamamen kalktığını ileri sürüyor. Kamuoyu ikiye ayrılmış durumda. Keşke, dediğim gibi, orta yol bulunabilse.
Ama buradan hareketle, "AKP bölünecek" senaryosunu yazmak akla yakın değil. CHP'nin iktidara gelmekte zorlandığını görenlerin acaba tek umudu bu bölünme mi? Öyleyse kötü haberim var: Gül, Arınç ve Erdoğan çok yakın dost. Birlikte nice dalgalı sulardan geçtiler; nice fırtınalar atlattılar. Derede mi boğulacaklar? Erdoğan, partiye güç katan bu çekirdeği hiç parçalar mı? Eğer halkın oylarıyla Çankaya'ya çıkabilirse, arkasına dönüp bakmayacaktır. Parti Gül-Arınç ikilisine teslim edilecek, buna mukabil Özal döneminde şahit olunan uygulamanın aksine, Gül, Akbulut gibi, "emanetçi başbakan" olmay acaktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA