Milliyet gazetesi, 12 Haziran seçimleriyle ilgili bir analiz yayınladı. İletişim uzmanı Necati Özkan'a göre, CHP, 5 dramatik hata yaptığı için seçimleri kaybetmiş. Bunlardan biri, yeni CHP kavramını kullanmaktaki çekingenliği, ikincisi Ergenekon sanıklarının aday gösterilmesi. Diğerleri de, sürekli tekrarlanan eleştiriler. Aslında "yeni" de deseniz, "eski" de, Kemal Kılıçdaroğlu bir inandırıcılık sorunu yaşıyor. Zaten raporda, "Kayseri kazasına" da temas edilmiş. Bir yolsuzluk iddiası ortaya atıyorsunuz ama bunu destekleyecek inandırıcı bulguları ortaya koyamıyorsunuz. Sadece Kayseri'de değil, Kılıçdaroğlu'nun birçok iddiası, maalesef aynı sonucu verdi.
CHP Genel Başkanı'nın ikinci sorunu ise, vefasızlık. Bir gün önce Deniz Baykal'a gidip, "Ben aday olmayacağım" diyor, ertesi gün Önder Sav'la işbirliği yapıp, Genel Başkan seçiliyor. Sonra, Önder Sav'ı diskalifiye ediyor. Bununla da bitmiyor, 4 kere yönetimi değiştirdi ve en sonunda, birlikte yola çıktığı Gürsel Tekin'i de daha pasif bir göreve aldı.
Bir de üstüne, yolsuzluklar CHP'yi bulmaz mı! Seçimden önce de bazı CHP'li belediyeler hakkında iddialar medyada yer almıştı. Seçimden sonra, Ankara CHP İl Başkanı Tarık Şengül, üstelik Gürsel Tekin'i suçlayarak ve onun Yenimahalle Belediyesi'nin imar rantına ortak olduğunu ileri sürerek istifa etti. Şengül, Çankaya, Yenimahalle ve Mamak ilçe başkanlıklarına da, işadamlarının atanması için baskı gördüğünden de yakınıyordu.
Bir baktım, bu defa da Avcılar Belediyesi'nde ateş bacayı sarmış. "Neden bütün bunlar Kılıçdaroğlu'nun başına geliyor?" derseniz, benim kendime göre bir açıklamam var. Kılıçdaroğlu, ona buna "yolsuzluk yaptı" diyerek çok ah aldı. Ne demişler: "Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste."