Kahramanmaraş olaylarının yıldönümü dolayısıyla, geçmişi hatırlamakta fayda var. "Güneş Ne Zaman Doğacak" milliyetçilerin rağbet ettiği bir filmdi. Bu filmin, Kahramanmaraş'ta, Çiçek Sineması'nda gösterimi sırasında, sinemaya bomba atıldı (19 Aralık 1978); eylemin sol görüşlü kişiler tarafından yapıldığı ileri sürüldü. Kahramanmaraş'ta zaten Alevi ve Sünni vatandaşlar arasında bir gerginlik yaşanıyordu. Bomba, olayların başlangıcı olarak kabul edilebilir. Daha sonra, Aleviler ve Ülkücüler birbirine karşı silâhlandı. Çatışmayı engellemek üzere, çok sayıda polis ve asker olaya müdahale etti. Fakat, 500'den fazla kişi hayatını kaybederken, bin kişi de yaralandı. Ecevit iktidardaydı ve bu olay üzerine 13 ilde sıkıyönetim ilan edildi.
Bugün, "Ergenekon" hakkında bildiklerimizle 1980 öncesine bakarsak, Kahramanmaraş'ın bir Kontrgerilla tertibi olduğunu kolayca anlarız. Tabii ki aynı insanlar değil. Ama yöntem benziyor: Bir karışıklık çıkarılacak, vatandaşlar birbirine düşürülecek, yaratılan istikrarsızlık ortamında sıkıyönetim ilan edilecek, böylece askeri darbeye giden yol açılacak...
Artık, bu taktik tutmuyor. Zira halkımız bilinçlendi ve daha da önemlisi Ergenekon yapılanmaları deşifre oldu. Onlar, yargı önünde hesap veriyor. Bu yüzden, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ufak tefek talebe hareketlerinden dolayı feverana kapılmaması, bunları Türkiye'yi istikrarsızlaştıracak girişimler olarak görmemesi gerekiyor. Türkiye'de artık böyle bir potansiyel kalmadı.