Bürokrat, HSYK'ya aday olamaz mı? Son HSYK'da, bürokrasiden gelen üç isim vardı: Ali Suat Ertosun (Başmüfettişlik ve Cezaevleri Tevkif Genel Müdürlüğü'nden) Suna Türkoğlu (Adalet Bakanlığı müsteşar yardımcılığından) Orhan Cem Erbük (Adalet Bakanlığı'ndaki bir idari görevden) önce Yargıtay ya da Danıştay'a, sonra HSYK'ya seçilmişti. Hüseyin Yıldırım ve Hüsnü Uğurlu da, her biri 14 yıl bakanlıkta hizmet ettikten sonra, 2010'da Yargıtay üyeliğine geldi.
Zaten, "Adalet Bakanlığı bürokrasisinden Yargıtay ve Danıştay'a seçilebilir ama, HSYK'da görev yapamaz" demek de tuhaf bir tutum. Yargıtay ve Danıştay, yargılamanın en üst mertebesi; HSYK ise, yargı yetkisi kullanmıyor, hâkim ve savcıların özlük işleriyle uğraşıyor. Bakanlıkta hizmet ederken, Yargıtay üyeliğine geçen çok sayıda isim var. Kaldı ki, buna izin vermemek, önlerini kapamak, bakanlık bürokrasisinin seviyesini düşürüp, bu kişileri, siyasetçinin ağzından çıkacak birkaç cümleye mahkûm eder. Önlerinin açık olması, onların bağımsız hareket etmesinin bir teminatıdır.