Zaman zaman hakarete uğramayı, meslek hayatında itilip kakılmayı göze alıp, darbe teşebbüslerinin ve Ergenekon'un sıkı takipçisi olmasaydık, Türk demokrasisine kene gibi yapışan bu illetten kurtulamayacaktık. Bir grup kahraman gazeteciden söz ediyorum. Birçok meslektaşımız, Psikolojik Harekât Dairesi'nde ya da şimdiki adıyla Bilgi Destek Daire Başkanlığı'nda hazırlanan "reçete"lere göre hareket edip, "Türkiye irticaya teslim oldu" mavalını okurken, bizler, "iç düşman" yaratmanın sakıncalarını anlatmaya çalıştık. Tehlike tamamen bertaraf edildi mi? Hayır, ama büyük mesafe alındı. Özellikle, Dursun Çiçek imzalı "İrtica ile Mücadele Eylem Planı"nın orijinalinin bulunmasından sonra.
Burada, hadiselerin üzerine kararlılıkla giden AK Parti'yi de kutlamak gerekir. Ama onun başka çaresi yoktu; çünkü eylemin hedefi kendisiydi.
Türkiye'de tabular yıkıldı, yıkılıyor. Yen kırıldı "kırık kol" ortaya çıktı. Kısacası takke düştü, kel göründü.