Cuma akşamı, bu defa da Haliç'teki Rahmi Koç Müzesi'nde Fasıl'daydık. Samime Sanay, Melihat Gülses, Adnan Çoban, Aylin Şengün Taşçı gibi profesyonellerin yanı sıra, "amatörler" de sahnede boy gösterdi. En başarılı olanlardan biri, şüphesiz Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Candan Karlıtekin'di. Saadettin Kaynak'ın bestelediği bir hicazkâr şarkıyı (Leylâ, acep neden ses vermiyor feryadıma), "yerinden" okudu. Adnan Çoban, -ki bu fasılların yöneticisi konumunda; bir psikiyatr doktor- Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu üyesi Hamdi Topçu'yu da sahneye davet etti. Topçu itiraz edince, "Siz gönülden söylüyorsunuz öyle mi?" diye sordu. Ben ilâve ettim: "Candan Karlıtekin yerinden, Topçu gönülden okuyor."
Bilmeyenler için hatırlatayım: "Yerinden okumak", oturarak şarkı söylemek değil, bestekârın yazdığı notaya göre şarkının seslendirilmesi, okumaya daha pes seslerden başlanmaması anlamında kullanılır. Çoğu sanatçı, günümüzde, tiz sese çıktığında zorlanmasın diye, şarkıya pesten başlıyor. Ama Karlıtekin, yerinden okudu ve Adnan Çoban tarafından hararetle tebrik edildi.
***
Alaturka şarkılar hüzün dolu. Gecede söylenenlerden birkaçı: "Yine bir sızı var içimde akşam oldu diye...", "Öyle karanlık gece ki ruhum, olmuyor sabah...", "Ölürsem yazıktır sana kanmadan..."
Bir yanımda Fehmi Koru, diğer yanımda Yalçın Tümer (Saba Tümer'in babası). Yalçın'ı, Lozan'dan, üniversite yıllarımdan tanıyorum. Lozan'daki Türk talebeler bazı akşamlar bir araya gelirdik. Yalçın, ut çalıp, şarkılar söylerdi.