Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HÜLYA GÜLER

Paha biçilmez SIFIR’lar

Sesli dinlemek için tıklayınız.

Matematiğin etkisiz, hatta yutan elemanı sıfır; bugünlerde hiç olmadığı kadar değerli. Bildiğimiz bütün büyük şirketlerin art arda karbon sıfır hedeflerini açıklamaları dikkatinizden kaçmıyordur. Şirketlerin ne kadar çok kâr ettiklerini duyurmayı yarıştıkları günlerden, karbon nötr hedefine yani sıfıra ne kadar çok yaklaştıklarını ilan ettikleri günlere geldik. Biraz da bu yüzden olsa gerek INBUSINESS Dergisi, bu yıl üçüncüsünü gerçekleştirdiği şirketlerin karbon net sıfır hedefleri araştırmasına 'Paha Biçilmez Sıfır'lar adını verdi.
Türkiye'nin önde gelen 55 şirketinin karbon net sıfır hedeflerini ve bu uğurdaki yol haritalarını açıklamaları gerçekten paha biçilmez. Araştırmaya göre iklim değişikliği artık çoğu şirket için söylemden çok harekete geçtikleri bir alan olmaya başladı. Bu konuda attıkları adımlar da bunu doğruluyor. Özellikle AB'nin uygulama takvimini açıkladığı Yeşil Mutabakat (Green Deal) ve buna uyum süreci ihracatçı firmaların en öncelikli gündemi. Bu noktada CEO'ları en çok düşündüren konunun da 'en öncelikli gündem' olarak gördükleri sürdürülebilir iş modelinin gerektirdiği yeni yatırımların finansmanı olduğunu belirtelim. Buna rağmen yine de CEO'lar sürdürülebilir bir değer yaratmanın büyümede nasıl bir kaldıraç etkisi yaptığının farkındalar ve bu alandaki yatırımlarını artırmaya devam ediyorlar. Araştırmaya göre sürdürülebilirlik alanında yatırımlarını artıran şirketler en çok sanayi, enerji, otomotiv gibi teknoloji yoğun sektörlerde öne çıkarken, iklim değişikliğinden en çok etkilenen sektörlerden tarım-gıda alanındaki arayış hiç de azımsanmayacak ölçüde.



Son dönemde şirketlerin yaptığı yatırımlara bakıldığında ise aslında Türkiye'de bir nevi yeşil devrimin ya da en azından yeşil uyanışın başladığını görmek mümkün. Çevresel ayak izini azaltırken, topluma ve çevreye olan pozitif etkiyi artırmak için sürdürülebilirliği uzun vadede tüm iş yapış biçimlerine yaymak artık şirketlerin genel kültürü olmuş durumda. Bu noktada belki bankaların konuya yaklaşımının altını özellikle çizmek gerek. Yeşil dönüşümde başı yeşil finansmanı gündemlerine alan bankalar öncülük ediyor. Umarım Türk bankacılık sektörü yeşil finansmana desteğini sürdürerek, teknolojide olduğu gibi karbon net sıfır bankacılıkta da dünyaya örnek olacak bir performans ortaya koyar.
Katılan şirketlerin tam listesini ve sürdürülebilirlik alanındaki projelerinin detaylarını INBUSINESS şubat sayında bulacağınız araştırmadan son olarak altını çizeceğim mesaj şu; Türk iş dünyası sürdürülebilirlik konusunda cesur hedefler belirlemiş durumda. CEO'lar ise yavaş yavaş çevre dostu olmayan iş modeline 'sıfır tolerans' noktasına geliyor.

BİR DEVİR VE BİR DEVRİN HİKÂYESİ
INBUSINESS'ta bu ay ayrıca keyifle okuyacağınız çok özel bir de röportaj var. TAV'ın 25 yıl CEO'luğunu yürüten Sani Şener'in görevini Serkan Kaptan'a devretme sürecini anlattığı röportajda ülkemizde pek de alışık olmadığımız bir yönetim değişikliğinin detayları var. 'Bir devrin ve bir devir hikâyesi' başlıklı röportajda Sani Şener ve Serkan Kaptan sadece bir halef-selef ilişkisini değil, Aeroports de Paris'in çevre ülkelerdeki büyüme stratejisini neden Türkiye üzerinden yürüttüğünü anlatıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA