Doğada kendiliğinden yetişen bir bitkiyi koparmanın para cezası olabileceğine inanır mıydınız? Hem de 109 bin lira. Geçen yıla ait bu miktar şimdi artmış bile olabilir.
Evet, sadece Türkiye ve Yunanistan sahillerindeki kumullarda kendiliğinden yetişen kum zambaklarını koparmanın cezası 100 bin liradan fazla. Nedenini tahmin edebilirsiniz, nesli tükenmek üzere olduğu için. Ama konumuz para cezası değil, kum zambaklarının nasıl korunduğu hikayesi.
Kibar Holding'i ve Zorlu PSM'yi tatlı bir tesadüfle bir araya getiren kum zambaklarının, doğanın iyileştirici ve sanatın birleştirici gücünü de ortaya koyan hikâyesine geleceğim.
Bu umut veren projeden önce biraz nesli tehlike altında olan bitkilerden söz edeyim.
Daha çok vahşi hayvanlar ile ilgili olarak gündeme gelmesine alışık olduğumuz 'nesli tükenmek üzere' kavramı, maalesef bitkiler için de aynı derecede önemli. Artan kentleşme (2050'de yüzde 70'e çıkacağı tahmin ediliyor), insan baskısı, sanayileşme ve en önemlisi iklim krizinin yol açtığı felaketler, dünyanın biyolojik çeşitliliğindeki azalmayı daha da hızlandırıyor.
Örneğin Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN), 2004-2020 yılları arasında 16 bin 460 bitki türünü Tehdit Altındaki Türlerin Kırmızı Listesi'ne ekledi.
1994-2004 yılları arasında bu listede yer alan bitki sayısı 8 bin 321'di. Şimdi bu rakamın iki kat artmış olduğunu görmek endişe verici. Ayrıca 1994-2004 yılları arasında çok tehlike altında (CR) yani yok olma noktasındaki bitkilerin sayısı bin 490 iken bu sayı, 2004- 2020 arasında yaklaşık yüzde 123 artışla maalesef 3 bin 325'e çıktı. Rakamlar son yıllarda bitki biyoçeşitliliği üzerindeki tehdidin ne kadar hızla arttığını ve para cezasının nedenini ortaya koyuyor.
Antik Yunanca'da 'güç' anlamına gelen kum zambakları da bu listelerde yer alan tehlike altındaki bitkilerden. Kibar Holding, sürdürülebilirlik vizyonu çerçevesinde mavi yıldız bitkisinden sonra şimdi de kum zambaklarını koruma altına aldı. Ve Grubun kum zambaklarını korumaya yönelik faaliyetleri sırasında Zorlu PSM'nin insanın doğayla ilişkisine de değinilen Kum Zambakları adlı oyunundan haberi oldu. Devamında ortaya çok güzel bir dayanışma ve iş birliği hikayesi çıktı. Zira Kum Zambakları oyunu, Zorlu PSM'nin pandemi sürecinde sanatçıları desteklemek üzere başlatılan Ortak Yapım projesinin bir parçası olarak sahnelediği bir oyun.
Hatırlarsanız o dönemde Zorlu PSM, BKM, DasDas, ENKA Sanat, İKSV gibi kuruluşlar sanatçıları desteklemek üzere Ortak Yapım projesini başlatmışlardı. İşte şimdi bu dayanışma Kibar Holding'in Kum Zambakları oyununu desteklemesiyle bir adım ileri taşınmış oldu. Özetle bir dayanışma projesi kapsamında üretilen bir oyun farklı bir dayanışma projesine dönüştü. Kibar Holding CEO'su Haluk Kayabaşı, Assan Alüminyum Genel Müdürü Göksal Güngör ve Zorlu PSM Genel Müdür Yardımcısı Dicle Karaozan'dan önce bu işbirliği ve dayanışmanın detaylarını dinlemek, sonra hep birlikte Kum Zambakları oyununu izlemek güzeldi. Tabi daha güzeli ülkemizin büyük şirketlerinde ve etkili iş insanları arasında sürdürülebilir bakış açısının giderek yaygınlaştığını ve bu konuda daha çok dayanışma içinde olduklarını görmek.
Kim bilir gücü temsil eden kum zambakları bu tür iş birliklerini daha da güçlendirir.