Oxford Sözlüğü, goblin modu'nun metaverse'e karşı yılın kelimesi seçildiğini ilan ettiğinde tuhaf bir sevinç hissettim. Ama bunun, üşengeçliğin ve salaşlığın bir arada olduğu ruh halini yansıtan goblin modu (goblin mode) ile tam olarak bir ilgisi yok. Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg'in, sahip olduğu Instagram, Whatsapp ve diğer iştiraklerini bir arada topladığı çatı şirketine Meta adını vermesine, metaverse'ün (sanal evren) çok hızlı bir şekilde günlük hayatımızın bir parçası olmasından dolayı içten içe bozuluyordum.
Oxford Sözlüğü'nün bu yıl ilk kez internet üzerinden halka da açtığı oylamada metaverse'ün biraz da bu sebeple yılın kelimesi seçilmediğini tahmin ediyorum. Zaten dünyada da internetin ilk yıllarındaki hataları tekrarlamamak için metaverse yerine multiverse diyenlerin sayısı hiç de az değil. Ve bu kesimler sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik gibi alanların yaygınlaşması için her türlü adımın multiverse kavramıyla uyumlu şekilde atılmasını gündemde tutuyorlar. Sanal evrene yönelik teknik altyapıların dünyanın her yerinde, her cihazda çalışması için (iOS-android savaşını hatırlayın), metaverse'e değil, multiverse'lere hazırlık yapılması konusunda uluslararası çalışmalar yürütüyorlar. En anlaşılır ifadeyle sanal evrenlerin standartlarının evrensel olması için uğraşıyorlar.
Goblin modu, yılın kelimesi olarak metaverse'ün önüne geçince aklımdan işte tüm bu uluslararası çalışmaların en başından beri içinde yer alan Türk girişimci, Ali Cumhur Hantal geldi. Çünkü geçenlerde yaptığımız sohbette Hantal, metaverse'ün stdandartlarının tüm dünyayı kapsamasından söz etti ve bunu sanal evrenleri demokratikleştirmeye yönelik bir adım olarak gördüğünün altını çizdi. XR Masters CEO'su Hantal, Open Augmented Reality Cloud (Open AR Cloud) Derneği'nin çatısı altında kurulan 12 kişilik uluslararası komitede yer alıyor. Bu komite, uyumlu altyapıları ile birbiri ile konuşabilen, birinden diğerine taşınabilen, oluşturulan mimari alanlar ya da farklı uygulamaların ortak kullanıma açık olduğu metaverse'e yönelik uluslararası standartları ve protokolleri geliştirmek için çalışıyor.
Yaklaşan metaverse çağının neye benzeyeceğine ilişkin uzun ve oldukça teknik detaylı sohbetimizde Hantal, Open AR Cloud'un uluslararası konumunu da anlattı. Google'ın iki boyutlu haritalarda kullandığı standartları tüm dünyaya kabul ettiren Açık Coğrafi Uzamsal Konsorsiyum (Open Geospatial Consortium) tarafından yetkilendirilen Open AR Cloud'un (metaverse için) geliştirdiği standardın şu anda onay aşamasında olduğunu söyledi ve bunun anlamını şöyle açıkladı: "Şu an onay aşamasında olan Geopose standardı bir gün var olan tüm multiverse'ler tarafından kullanılırsa, bu multiverse'ler birlikte çalışabilir ve birbirleriyle konuşabilir olacaklar. Böylece bir Metaverse'te olan bir içerik diğer metaverse'lerde de görüntülenebilir olacak. Böylece her bir girişim tekrar tekrar kendi oluşturduğu metaverse'ler için aynı ortamları sanala taşımak zorunda kalmaz."
Bütün bunlar metaverse'ü demokratikleştirir mi bilmem ama tekrar tekrar aynı işlerin yapılmamasının bir zaman ve enerji tasarrufu sağlayacağı kesin.
Bu arada bazı Türkçe karakterlerin bilişim dilinde kullanılamamasını ve Zuckerberg'lerin başını çektiği algoritmik nepotizmi aklıma getirdiğimde Türkiye'den bir ismin metaverse standartlarına yönelik uluslararası çabaların bir parçası olmasını önemsiyorum. Çünkü belki de sırf bu yüzden Ankara, Los Angeles, Bari ve Helsinki'den sonra Open AR Cloud'un dünyadaki dördüncü test şehri oldu.