Afrika'da 'Arap Baharı' rüzgarı esmeye başladı. Bahar mı, sonbahar mı, okuduktan sonra siz karar verin.
Libya, Cezayir ve Sudan. Üçü de Afrika kıtasında, üçü de çoğunlukla kendisini Arap olarak tanımlayan Müslüman ülkeler. Libya, malum NATO bombardımanıyla başlayan süreç sonrası bir daha kendine gelemedi. Kaddafi'nin linç edilişini kutlayan insanlıktan çıkmış kalabalıklar, yıllar sonra paramparça olan ülkelerinin karanlık geleceğiyle baş başalar. Hafter güçleri ile Ulusal Mutabakat Hükümeti güçleri arasında bölünmüş Libya'nın düğümü, aradan geçen sekiz yıldan sonra hâlâ çözülemedi.
Fransız işgaline direnerek milyonlarca şehit veren güzel insanların ülkesi Cezayir'de ise, haftalarca sokak gösterileriyle çalkalandıktan sonra, ordunun da kapıyı göstermesiyle 20 yıllık başkanları Buteflika istifasını açıkladı. En genç yaşta dışişleri bakanı olma ünvanını hâlen koruyan, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'yken Arafat'ı ilk kez BM Genel Kurulu'nda konuşmak için davet eden, ülkesini on yıllık iç savaştan çıkaran ama beşinci dönem başkanlıkta ısrar ederek 'haddini aşan' Buteflika artık yok. Ne var ki askerî bürokratik oligarşi direnecek gibi görünüyor.
Sudan'da da halk bir ayı aşkın süredir sokaklarda. Böylelikle Başkan el Beşir'e askerî darbe yapılmasını sağladılar. Ancak zaten askerî darbe geleneğiyle başkanların başa geldiği bir ülkede, protestocuların 'sivil hükümet' kurulması talebi ne kadar karşılık bulacak belirsiz. Ancak göstericiler doğru adresi bulmuş: Sudan Savunma Bakanlığı binası önünde binlerce kişiyle oturma eylemlerini sürdüren göstericilere ordu müdahale edecek mi, yoksa söz verdiği gibi şiddete başvurmadıkça izin verecek mi, talepler dahilindeki maddelere göre el Beşir ile Ulusal İstihbarat ve Güvenlik Servisi yetkililerinin yargılanması sağlanacak mı, bilinmiyor. Gösteriler devam ediyor.
İlkinin üzerinden dokuz yıl geçen 'Arap Baharı' dalgasının ardından yine çok bilinmeyenli bir denklemle karşı karşıyayız. Son kertede Başkan Erdoğan'ın Afrika ziyaretleri çerçevesinde geçen yıl gittiği ve yeni anlaşmalar yaptığı, önemli ortaklıklar kurduğu iki ülkenin Başkanı da indirilmiş oldu.
Geçtiğimiz on yıl içerisinde Müslüman halklar olarak gerekli dersleri çıkarabilmiş miyiz, onu da gidişat gösterecek.