Salih Müslim'in, "YPG, Suriye ordusuna katılabilir" açıklaması çok ses getirmişti. PKK medyası, bunun çarpıtma olduğunu, Müslim'in önşartları olduğunu, vb. yazarak açıklamaya gelen tepkileri yumuşatmaya çalışmıştı ama iki ay içinde olan oldu bile. YPG, Esed birlikleriyle olan ittifakını örtük boyuttan açığa taşıdı ve ittifak "Demokratik Suriye Güçleri" adı altında resmîleşti. Artık YPG, Şii milislerden Hizbullah'a kadar pek çok güçle aynı çatı altında savaşacak. İran ve Rusya'nın direkt, ABD'nin örtük desteğini arkasında bulacak.
Gazeteci Umut Ayar, dünkü Star Açık Görüş'te çıkan yazısında bu ittifak içinde yer alanları şöyle özetliyor: "Demokratik Suriye Güçleri diye anılan şemsiye örgütlenme içinde YPG ve YPJ dışında Tahran ve Şam'a yakınlığı ile bilinen Cayş el Tuwar, Burkan el Fırat, El Sanadid, El Cezire Tugayları bulunuyor."
DSG denilen çatının birden çok amacı var. İlki, ABD'nin Suriye'deki Türkiye etkisini kırmak ve İhvan'a yakın bir muhalefetin güç kazanmasını engellemek. Masaya oturulacaksa da, orada olması kaçınılmaz olan Türkiye'yi 'zayıf halka' mertebesine düşürmek. Türkmen Dağı'nın işgal edilişini ve Halep'e yönelik artan saldırıları bu bağlamdan ayrı okumak imkânsız.
Ayrıca önümüzdeki süreçte, DSG ekseninde olabileceklere dair Ayar'ın şu öngörüsü de kayda değer: "Demokratik Suriye Güçleri, tampon bölge olarak Türkiye kontrolüne verilmesi planlanan 80 km'lik Azaz ve Jarablus hattına ilerlemeyi planlıyor. YPG sözcüsü Erdar Halil ve PKK'ya yakın kaynakların yaptığı açıklamalar da bu stratejiyi doğruluyor.
Azaz ve Jarablus'un demografisi incelendiğinde nüfusun çoğunluğunu Arap ve Türkmenlerin oluşturduğu görülecektir. YPG güçlerinin bu bölgeye Kürt birliği olarak girmesi hem Arap hem de Türkmen nüfusunu ciddi anlamda rahatsız edecek (...) Bu bağlamda YPG, Azaz'a 'Kürt Birliği' olarak değil Suriye'yi temsil eden birlik olarak girmiş olacak. Böylelikle Tel Abyad sürecinde dillendirilen 'etnik temizlik', 'Türkmen ve Araplara zulmediliyor' iddialarının önüne geçmiş oluyor.
Rusya'nın, Obama'nın 'ılımlı' olarak adlandırdığı muhalefeti de düşman ilan etmesinin ardından ABD'nin elinde sadece Kürt Savunma Birliği YPG kaldı. Etnik kimliği ön planda olmasından dolayı Kürtlerin yaşadığı sınırların ötesine geçemeyen YPG, Demokratik Suriye Güçleri ile artık Suriye'nin birçok bölgesine rahatlıkla girip çıkacak (...) Yaklaşık 1.5 aydır Efrin ve Kobani hattından geri çekilip Azaz'a yönelen ve Azaz çevresinde bulunan Türkmen köylerini ele geçiren IŞİD'in bu saldırıları muhalefeti ciddi anlamda zayıflattı. Demokratik Suriye Güçleri bu fırsattan istifade ederek Türkiye sınırına 20 km uzaklıkta olan Azaz'a, oradan Jarablus'a ilerlemeyi hedefliyor. Eğer bu gerçekleşirse, YPG, Efrin ve Tel Abyad arasındaki bölgeyi de ele geçirerek, Derik'ten Efrin'e Türkiye sınırında 700 km'lik bir alana hâkim olacak."
Tehlike, sandığımızdan da yakın.