Kuran-ı Kerim bütün insanlığa inmiş son vahiydir. Sadece belli bir ırk, neseb, nesil, cinsin değil bütün insanlığın hidayetine odaklanmıştır. Ayetlere baktığımızda ele alınan her konuda bu genel temayı bulursunuz. Hz. Peygamber'e hitap eden ayetlerde insanlığın tümü için uyarıcı ve müjdeci olduğu açıkça belirtiliyor. (Sad, 29)
Kuran'ın ele aldığı bazı evrensel mesajlara bakalım:
Allah'ın varlığı, birliği anlatılır.
İnsanların eşit olduğu vurgulanır.
İnsanların hepsinin bir hammaddeden ve kökten geldiği anlatılır. (Hucurat, 13) Topraktan ve bir anne ile bir babadan.
Üstünlüğün samimiyet, doğruluktan geçtiği anlatılır.
Doğru ve dürüst olmaya davet edilir.
Her kötülük ve iyiliğin ahirette bedelinin olduğu vurgulanır.
İnsana çalışmasının karşılığı vaat edilir. İlerlemek ancak çalışmakladır.
Yakınlarınızın aleyhine olsa bile adaletli olmak emredilir. (En'am, 12)
Adaletle şahit olunması emredilir. Şahitlikte adalet emredilir. Baba, anne ve yakınların aleyhinde olsa bile adaletten ayrılmamak emredilir. (Nisa, 135)
Aşırılık mahkûm edilir. (Hud, 112)
Ahitlerde, sözde durulması emredilir. (Maide, 1)
Verilen söz yerine getirilsin istenir. (İsra, 34, Ali İmran, 76)
İnsanların aşiret, devlet, kabile farklılığı yardımlaşma esasına oturmuştur denir. (Hucurat, 13)
Bir cana kıyan bütün insanları öldürmüş gibidir prensibiyle can emniyeti emredilir. (Maide, 32)
Bir canı kurtaran insanlığı kurtarmış gibidir. (Maide, 32)
Akıl sahiplerine aklınızı kullanın der. (Sad, 29)
Yüzlerce yerde aklın çalıştırılmasına vurgu yapılır.
Doğru konuşmak, doğru söz emredilir. (Ahzab, 70-71)
Emanete ihanet etmeyin denir. (Müminun, 8)
Allah'a şirk koşmayın denir. (Nisa, 116)
Zalimler ahirette kayırılmayacaktır denir (Maide, 72)
Adaletle hükmedin. Bu takvadır denir. (Hucurat, 9)
Büyüklerinize, baba ve annenize iyi davranın, onlara of bile demeyin denir. (İsra, 23-24)
Cana kıyamazsın. Zina edemezsin denir. (Furkan, 68)
Kul hakkına girmeyin. Kimsenin malına el koymayın. Ticarette haksızlık etmeyin denir. (Nisa, 29)
Adaleti çiğnemeyin. Rüşvet vermeyin. İnsanların emek ve alın teri ile edindiği mallara dokunmayın. Hakimlere mal yedirmeyin. (Bakara, 188)
Gıybet etmeyin. İnsanların onurunu çiğnetmeyin. (Hucurat, 12)
Ayrılığa düşmeyin. (Şûra, 13)
Hiçbir peygamberi inkar etmeyin. (Bakara, 285; Ali İmran, 84)
Peygamberler hakikat ve vahiyden bilgi alırlar. (Ahzab, 40)
Kuran'ı Allah indirdi. Kâfirler efsane deyip Kuran'ı insan eseri sandılar. (Furkan, 4-6)
Resuller adaleti savunmak için gönderildiler. (Hadid, 25)
Kuran'a hakim olan tema; tevhid, hakkaniyet, diğer milletlerden ibret, adalet, doğruluk, iyilik, vicdan, akıl, sevgi, tutarlılık, yaratanla irtibat, sorumluluk, kul hakkı, dürüstlük gibi konulardır.
Allah kötü ahlakı, kibir ve şımarıklığı sevmez.
Allah böbürlenip kendini beğeneni (Hadid, 23), zalimleri (Şûra, 40), övüngeni (Lokman, 18), bozguncuları (Kasas, 77), şımarıkları (Kasas, 76), büyüklük taslayanları (Nahl, 23), hainleri (Enfal, 58), haddi aşanları (Araf, 55), israf edenleri (Araf, 31), sınırı aşanları (Maide, 87) hainliği meslek edineni (Nisa, 107), küfür, günah ve kötülükte ısrar edeni (Bakara, 276), ileri gidenleri (Bakara, 190), nankörü (Hacc, 38) sevmez.
İnsanlığı karanlıktan aydınlığa çıkar. (İbrahim, 1)
İnsanlara güzel söz söyleyin.
Zekâtı verin (Bakara, 83) deniyor.
Başkasına yük olunmadan (yanlış tevekkül eleştiriliyor) el emeği ile çalışmak övülür.
Evrendeki canlıları çözmeye çağrı yapılır. Deveden göğe, örümceğe, dağlara, arıya işaret edilip araştırılmaya çağırılır. Yıldızlara dikkat çekilir. (Zooloji, astronomi, jeoloji, coğrafya ve tıp gibi bilim dallarına atıf yapılır. (Ğaşiye 17-20)
Adalet, iyilik, akrabaya yardım emredilir. (Nahl, 90) Çirkinlik, fenalık, azgınlık yasaklanır. (Nahl, 90) Emanet (yetki, idare) ehil ellere verilmeli (Nisa, 58) Doğru söz söyleyin. (Hud, 112; Şûra, 15)
Bir kavme (millete, kişiye) olan düşmanlığınız sizi adaletten alıkoymasın.
Yetimlerin malına dokunmayın (Nisa, 6; Bakara, 220; Maun, 1-2)
Kız çocuklarına ayrımcılık, hayatlarına tasallut şiddetle yasaklamıştır. (Tekvir, 8)
Hamile kadının hukuku korunmalıdır. (Lokman, 14)
Fakir olanların zenginlerin kazancında belli ölçüde hakkı vardır (Mearic, 24-25) deniyor.
Kendinizi öldürmeyin. (Nisa, 29)
İnsanlara çirkin davranmayın. Böbürlenip büyüklenmeyin. Sesini yükseltme. (Lokman, 18)
Size zulüm eylemeyen, bulaşmayan, hukukunuzu çiğnemeyen kişi hangi inanca sahip olursa olsun onlara dokunmayın. (Mümtehine, 8-9) deniyor.
Dinde (ve dine girmekte) zorlama yoktur. (Bakara, 256)
Savaşta bile karşı taraf barışa yanaşırsa, siz de barışa yanaşın. (Enfal, 61)
Mülteci olarak gelen inançsız veya başka din mensuplarına sığınma hakkı verin (Tevbe, 6) deniyor.
Yaratan (Allah) kendisine yönelip pişmanlık duyan (tövbekâr) insanı başkasına gerek olmaksızın affeder (Bakara, 160) deniyor.
Kuran'ın konuştuğu konular
Herhangi bir zaman diliminde veya coğrafyada insanoğlu hangi temel yaşamı düşün veya etik değerlere muhtaç ise Kuran onlardan bahseder. Genel prensipler koyar. Detayı Hz. Peygamber'e (s.a.v.) bırakır. Peygamber açıklar. Lokal anlamda yerel hadiseler ele alınır. Oradan genel kurallara geçilir.
Kuran'da yer alan binlerce konu arasından bazı örnekler verelim:
Alışveriş, kâinat, yaratılış, alkol, bağış, dua, tövbe, azap, nimet, cennet, cehennem, diriltilme, kıyamet, kitaplar, peygamber kıssaları, muhabbet, gayb bilgisi, para, altın, gümüş, hayvanlar, aşırılık, ateizm, astronomi, batıl inançlar, yiyecekler, azap, berzah, beşer, bitkiler, burçlar, vergi, savaş, barış, affetmek, akıl, ziraat, inkılap, devlet idaresi, denizler, tutsaklar, karı-koca, mazlumlar, sihir, faiz, yok olan milletler, günahlar, sevaplar, cenin, riya, güzellik, cezalar, şükür, hamd, hastalık, helal, haram, diğer dinler ve din mensupları, devlet başkanlığı, hukuk, hurafecilik ve binlerce kavram, konu Kuran'ın ayetlerinde yer alıyor. Kuran hem geçmişin bilgisidir, hem bugünün ve hem de geleceğin bilgisidir. Elbet bir tıp, astronomi kitabı değil. Tarih kitabı da değildir. Hidayet rehberidir. Ve yer yer ihtiyaç olunan her konuya değinir. Erişilmez bir edebi anlatımı vardır.
Kuran'da yer alan karakterler:
Kuran-ı Kerim kıyamete kadar insan hayatında meydana gelecek bütün ihtiyaçları dizayn edecek evrensel hükümler koyar. Kuran'da yer alan konulara, hükümlere bakınca bunu görebilirsiniz.
Bazen tanıdığımız modellerle menfi (negatif) kişilikleri önümüze getirir: Ebu Leheb, Karun, Samiri, Haman gibi örnekler verir. Bazen kavimleri helake sürükleyen liderlerden bahseder. Firavun gibi. Bu örnekleri sapkın ve zalim kişiliklere örnek olarak sunar.
Bazen küfre direnen kadınları över Asiye gibi. Bazen ışığın dibindeyken yararlanmayan peygamber eşlerinden bahseder. Nuh'un ve Lut'un eşleri gibi. Bazen peygamber babaya itaat etmeyen evlattan bahseder. Hz. İbrahim'in oğlu gibi.
Bu örneklerin hepsi günümüzde, 24 saatlik günlük hayatımızda karşılaştığımız karakterlerdir. Ebu Leheb bugün yok mu? Firavunlar bugün yok mu? İbrahim karakterli babalar arasında evladından yakınan hiç mi yok! İnkârcı yakınlarına sabreden tertemiz nice insana şahit oluyoruz. Kısaca Kuran'da yer alan hiçbir ayete tarihsel olarak yafta vuramaz kimse. Varsa eğer bu kadar basit bir mantıktan bile gafil olan ona ne diyebiliriz.
İbni Sina ve öğrencisi
İbni Sina Özbekistan'da 980'de doğmuş, İran'da 1037'de vefat etmiştir. Ebu Ali diye bilinir. Batı'da Avisenna olarak tanınır. Erken tıbbın babasıdır. 200 kitap yazmış tıp ve felsefe bilginidir.
Yazdığı "El-Kanun fi'ttıb" 7 asır boyunca Batı'da ders kitabı olarak okundu. On yaşında Kuran'ı ezberledi.
İbn Sina soğuk bir kış gecesi sabahın erken saatinde öğrencisinden su ister. Öğrencisi yatağı terk edemez. Tembelleşir. Zira dışarısı buz gibi. Aradan bir saat geçer. Peygamber aklını üst akıl olarak niteleyen İbni Sina öğrencisinden kalkmasını ister. Nihayet öğrenci kalkar. İbn Sina, pencereden şadırvanda abdest alan Müslümanları gösterir şöyle der: Siz peygamberle filozof arasındaki farkı soruyordunuz. Bakın sizi bunca yıl yetiştirdim. Üzerinizde bu kadar hakkım var. Buna rağmen bir bardak su getirmediniz bana, hava soğuk diye. Şu kadar Müslüman, şu soğuk gecede başlarında hiç kimse yokken soğukta, titreye titreye abdest alıp namaza geçiyorlar. Şimdi peygamberle filozof arasındaki farkı anladınız mı?