Ülkemizdeki döviz hareketini fırsat bilip her ürünü fahiş fiyatla satan, tüketiciyi zor durumda bırakan fırsatçılar var.
Bunların bir kısmı aç gözlülüğünden diğer bir kısmı ise siyasi hedeflerden dolayı bu çirkin günahı işliyor. Zira ürünü karaborsaya düşürüp fiyat arttırmak haramdır.
Ürünün hak etmediği fiyatı ürüne yaslayıp insanları mağdur etmek haramdır. Stokçuluğun her türlüsü haramdır.
Hz. Peygamber (s.a.v.): 'Bizi aldatan bizden değil' buyuruyor. Hz. Ali fiyat yükselsin de satayım diye gıda maddesini kırk gün saklayıp öyle satanın kalbi kararır der.
Ticaret meşrudur. Her Müslüman ticaret yapabilir. Hz. Peygamber (s.a.v.) yıllarca ticaret yaptı. Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Abdurrahman bin Avf, Ebu Hanife ve daha binlerce alim, zahid ticaret yapmıştır. Ancak ticarete hıyanet bulaştı mı bereket kalmaz. Bu noktada kul hakkı söz konusu olur.
İffetli ve dürüst tüccar Allah'ın korumasındadır. Ancak aldatan, gözü açık, fırsatçı, fesatçı kişi kim olursa olsun Müslüman'ı aldatandır. Aldatan da Allah'ın emanının dışındadır. Bu nedenle de pazarı makul ölçüye çekmek devletin olduğu kadar halkın da görevidir.