Hem TV programlarında ve hem de yazılarımda niteliklerini kendilerinin belirlediği sözde bir yaratıcıyı kabul edip hiçbir kutsal tanımayan, vahyi reddeden ve peygamber nefretiyle gelişen hasta bir akımın bütün dünyada bir operasyon gereği olarak parlatıldığını belirtmiştim. Onlara göre bir garip yaratıcı var ve o yaratıcı, yaratılmışların istediği gibi, istediği kadar, istedikleri alanda konuşacak.
Son yapılan bilimsel araştırmalar bu tespitin dini alan da dahil olmak üzere yayıldığını gösteriyor. Vahim bir haldir bu.
Bunun sebebi; Peygamber otoritesini, yetkinliğini tartışılır hale getirmektir. Hz. Peygamber ve peygamberler, otorite, örnek insan, Allah ile iletişimi olan, gönderilen, melekle desteklenen, çözüm üreten, ilahi vahyi açıklayan konumdan uzaklaştırılırlarsa, onların yerine kendini peygamber vehmeden yığınla ruh hastası çıkar. İnsan sayısınca peygamber çıkar. Her biri kendini Allah'la iletişim kılan yetkililer gibi görür. Deizm'in çıkış noktası budur. Yaratıcı var, ama bizim istediğimiz kadar yaratıcı.
Dinin on dört asırlık mazisinin inkârı, mucizenin inkârı, hadisin inkârı, şefaatin inkârı, kabir azabının inkârı, sünnetin inkârı ve daha yığınla operasyon bu sonucu elde etmek için işletiliyor.