AK Parti, seçim beyannamesini açıkladı. 400 sayfanın üzerinde devasa bir çalışma. İçerisinde oldukça somut vaatler de var, Türkiye'nin vizyonu da var, AK Parti'nin 20 yıllık hesabı da var. Ama iki şey öne çıkıyor gibi.
Birincisi, AK Parti kendisine yönelik eleştirilerin neredeyse tamamını dikkate almış ve beyannamede bu konulara dair nokta atışlar bulunuyor. Mesela enflasyonla mücadelede şeffaf bir iletişim yönteminin belirleneceği, kamuya alımlarda mülakatların zorunlu şartlar dışında bütünüyle kaldırılacağı, tarımsal üretime hız verileceği gibi maddeler özellikle eklenmiş. Bu konularda AK Parti iktidarlarına yöneltilen eleştiriler doğru da olabilir yanlış da. AK Parti buna bakmamış. Eleştirileri almış. Kendi süzgecinden geçirmiş ve söylenmesi gerekeni söylemiş.
Özellikle gençlere yönelik paketleri çok başarılı buldum. Mesela gençlere belli bir kotaya kadar bedava internet vaadi iş yapar. Ama daha güçlüsü bence ilk alışta üniversite öğrencilerinin bilgisayar ve telefon alımlarında vergi indirimi yapılacak olması. Evlenecek gençlere kredi sağlanması ise hayati bir konuydu. O da gelmiş.
Daha fazla başlık sayabiliriz. Zira ulaştırma ve altyapıdan tarım ve hayvancılığa kadar her konu işlenmiş. Ama beyannamenin bir özü de var. O öz iki alana odaklanıyor: Kentsel dönüşüm ve ekonomi.
Dikkat ederseniz son zamanların en öncelikli iki konusu hemen AK Parti programının özünü oluşturacak hâle gelmiş. Yani karşımızda öyle beylik laflarla, uyduruk vaatlerle doldurulmuş sayfalar yok. Zaten AK Parti'yi bunca yıldır başarılı kılan en temel özelliklerinden biri, işte bu hazırlık süreçleri. Patates, soğan üzerinden gitmek yerine işi ciddiye alan AK Parti, seçmenin önüne programını koyuyor. Yine koymuş.
Yüz binlerce konut inşaatından başlamış da şehirlerin dönüşümüne kadar pek çok konuyu ele almış. Bu zamana kadar yaptığı inşa faaliyetlerini de referans olarak göstermiş. Gerçekten toplumun bir bölümünde AK Parti karşıtlarında bile yoğun olarak rastladığım bir kanaattir bu. Özellikle kentsel dönüşüm ve inşa faaliyetleri söz konusu olduğunda bunu ancak Erdoğan ve AK Parti'nin becerebileceğine dair hâkim bir görüş var. Burası bence AK Parti'nin güçlü olduğu noktalardan biri ve seçim sırasında da sık sık karşımıza gelecek.
İkinci önemli başlık ise ekonomi. Ülkenin hep öncelikli gündemlerinden olmuştur da son birkaç yılda tekrar birinci sıraya yükseldi. Yeni açıklanan ekonomi modelleri çerçevesinde AK Parti büyümeyi yine merkeze almış. Kişi başı geliri 16 bin dolara çıkarmak fakat aynı zamanda enflasyonla mücadele etmek gibi ifadeleri gördüğünüzde ekonomik programın da özünü anlayabilirsiniz.
Erdoğan, büyüme vizyonundan ödün vermiyor ama halkın hassasiyetlerinden de hiç kopmuyor. Bence başarının asıl sırrı, işte bu ilişki biçiminde. 21 yılın sonunda AK Parti, hâlâ en iyi seçim beyannamesiyle ortaya çıkan parti.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz