Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HASAN BASRİ YALÇIN

İdlib’in kilidi

İdlib'de rejim eğer saldırılarına devam eder ve Rusya buna göz yumarsa geriye tek seçenek kalır.
Türkiye de İdlib'in kuzeyinde bir fiili durum yaratabilir.
Özellikle gözlem noktalarının güvenliğinin sağlanması için çeşitli kritik bölgelere askeri takviyeler yapmak gerekebilir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Putin'le yaptığı görüşmelerin bu zamana kadar sonuç üretebildiğini gördük. Ama buna rağmen salam dilimleme taktikleriyle ufak ufak ilerlemelerin olduğunu da görmek lazım. Dikkat ederseniz Esad rejimi Türk gözlem noktalarının yakınlarına kadar geldi. Hatta arkasına bile sarktı. Çeşitli açıklamalarla sözlü olarak da tehdit ediyor. Ayrıca rejimin ataklarına bakarsanız bu gözlem noktalarına ulaşım hatlarını kesmeye yönelik adımlar attığını da görebilirsiniz.
Bu eğilim devam edecek gibi görünüyor. Eğer öyle olursa Türkiye için de benzer adımlar atmak kaçınılmaz hale gelir. Bu saatten sonra Türkiye'nin gözlem bölgelerini daha iyi bir anlaşma çıkmadan terk etmesi düşünülemez.
Fakat bu gözlem noktalarını kuşatılmış biçimde sürdürmek de kolay değil.
Bu nedenle Türkiye'nin yavaş yavaş ama en erken zamanda başlayarak tahkimat noktaları belirlemesi ve bu bölgelere yığınak yapması gerekecek.
Bu anlamda ilk hedef Maarat el Numan olabilir.
Zira bu yerleşim yeri hem kuzey-güney hem de doğu-batı yollarının kesişim noktasıdır. Halep'i Hama'ya bağlar. Batısı Lazkiye'ye uzanır. Bu özellikleriyle İdlib'in kilidi konumunda olduğunu söyleyebiliriz.
Türkiye şayet buraya yüklü bir tahkimat yapar ve fiili bir durum oluşturabilirse hem ileri karakollarını savunacak bir merkez yaratabilir hem de İdlib çatışmalarının gelecekte alacağı şekli belirleyebilir.
Fırat Kalkanı Harekatı'nda El-Bab neyse Maarat el- Numan da İdlib için odur.
Tabii rejim güçlerine geçen Han Şeyhun maalesef 9 nolu gözlem noktasının bulunduğu Murek ile Maarat el-Numan arasında kalıyor.
Ancak şunu da bilmek lazım.
Rejimin asıl varmak isteyeceği nokta Maarat el Numan. Şimdi önünde hiçbir engel kalmadı.
Türkiye sadece Murek'e odaklanacak olursa tüm İdlib için daha önemli olan Maarat el-Numan'ı rejim güçlerine kaptırma ihtimaliyle karşı karşıya kalır. İşte bu nedenle Türkiye'nin hızla bu bölgeyi tahkim etmesi gerekiyor. Belki de artık sadece istihbarat yöntemleriyle değil askeri yöntemlerle bu işi tamamlamak gerekecek.
Evet Erdoğan ve Putin arasındaki müzakereler başarılı yürüyor olabilir ancak böylesi bir adım Erdoğan'ın elini çok daha güçlü hale getirir. Bu tahkimatı riskli ve saldırgan bulabilirsiniz. Ama emin olun bu adımı biz atmadıkça rejim güçlerinin atması an meselesi.
Veya böyle bir operasyonun Rusya ile ciddi bir soruna neden olabileceğini de düşünebilirsiniz. O da doğru. Ruslar pek memnun olmayacaktır. Ancak amacımız Rusları memnun etmek değil. Kendi güvenliğimizi sağlamak. Biz de onların yaptığı birçok işten memnun değiliz ama onlar gözümüzün içine baka baka yapmaya devam ediyor. Aynı yöntemi biz de işletebiliriz. Rusya'nın yapacağı baskıyı abartmamak lazım. Defalarca gördük ki, Türkiye sahada daha az varlık gösterirken bile Rusya taviz verme eğilimi gösterdi. Eğer öyle her istediğini yapabiliyor olsaydı şimdiye kadar ortada zaten İdlib gibi çekişmeli bir bölge kalmazdı.
İdlib'de bu ve benzeri kilit noktaları doğrudan kontrol eder hale gelirsek Rusya da bu fiili durumu kabullenmek zorunda kalacaktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA