Herkes bazen zor zamanlar yaşar. Hatta bazen tüm evren size karşıymış gibi tüm olumsuzluklar üst üste gelebilir. Böyle zamanlarda mutsuz, huzursuz hissetmek de normaldir. Beklenmedik kayıplar, sağlık sorunları, ayrılıklar ve doğal afetler gibi stresi tetikleyen travmaların listesi uzundur. Çoğu yetişkin yaşamları boyunca bunlardan birkaçına maruz kalacak ve mutsuz dönemler geçirecek. Bu tür mutsuzluklar insan olmanın doğal bir parçası. Ancak bazen uzun süren veya aniden ortaya çıkan mutsuzluk hali zihinsel sorunların da işareti olabilir.
MUTLULUĞU HEDEFLEYİN
Duygu durum bozuklukları ve depresyon gibi sorunlar yaşayanlarda mutsuzluk ilk belirtidir ve oldukça yaygın görülür. Bununla birlikte psikotik hastalıklar ve bunama dahil olmak üzere diğer akıl hastalıklarına da eşlik edebilir. Depresyon için kullanılanlar da dahil bazı ilaçlar da duygusal körlüğe ve neşe kaybına neden olabilir. Bir durumdan, deneyimden veya nesnelerden kaynaklanan zevkli duygular size mutluluk sağlayabilir. Beklemediğiniz anda prim almak gibi. Ancak bu kısa vadeli olur. Bir kişinin genel olarak mutlu olduğunu söyleyebilmesi için uzun vadede koşullardan bağımsız olarak huzurlu hissediyor olması gerekir.
HORMONLAR ÇOK ÖNEMLİ
Uzun vadeli mutluluk hissi ve olumlu duyguları teşvik etmek için öne çıkan bazı hormonlar var; dopamin, serotonin, oksitosin ve endorfin. Bu hormonların özellikle antidepresan ilaçlarla veya bazı takviyelerle artırıldığını düşünüyor olabilirsiniz. Ancak yaşam koşullarınızda yapacağınız bazı değişiklikler bu hormonların seviyesini artırabilir. Bu hormonların seviyelerinin artması uzun süreli mutluluk sağlamanın yanında zihin ve beden sağlığı üzerinde de geniş kapsamlı faydalar sağlıyor. Bağışıklık sistemini güçlendirir, stres hormonlarını azaltır, ağrıyı iyileştirebilir ve depresyonu hafifletebilir. Ayrıca mutlu olmak daha uzun yaşamanıza da yardımcı olabilir.
HAYATINIZA YENİLİK KATIN
Mutluluğunuzu kalıcı hale getirmek için, şunları yapabilirsiniz:
Düzenli fiziksel egzersiz yapın. Temiz hava ve egzersiz ruh halini yükselten güçlü bir kombinasyondur.
Sağlıklı beslenin.
Küçük zevkli anlara vakit ayırın. Gün içinde yaşadığınız, bitkilerle ilgilenmek veya bir arkadaşınızla telefon görüşmesi yapmak gibi küçük de olsa size keyif veren anların tadını çıkarın.
Gönüllü faaliyetlere katılın.
Manevi tarafınıza yönelin, şükredin.
Meditasyon yapın.
Kararlarınızı sınırlayın. Sonsuz seçeneğe sahip olmak kulağa çok cazip gelse de araştırmalara göre bu durum pişmanlık için daha fazla seçenek demek ve sonuçta daha fazla endişe demek.
Hayatınıza keşfedebileceğiniz yenilikler katın.
Özellikle kendinizi kötü hissettiğiniz zamanlarda sahip olduğunuz üç olumlu durumu düşünün ve tekrarlayın.
Size olumsuz duygular aktaran kişilerle ilişkinize sınır koyun.
Hayatınıza anlam katan şeylere odaklanın ve onlar için çabalayın. Tabii bu para olmasın.
VÜCUDUN KİMYASAL HABERCİLERİ
Hormonlar vücudun kimyasal habercileridir. Bezler tarafından kan dolaşımınıza salındıktan sonra, vücudun işleyişinden kişinin nasıl hissettiğine kadar her şeyi kontrol etmek için çeşitli organlar ve dokular üzerinde hareket ederler. Dopamin, serotonin, endorfin ve oksitosin hormonları, ürettikleri mutlu ve bazen öforik yani coşkulu duygular nedeniyle "iyi hissetme hormonları" olarak adlandırılır. Ayrıca nörotransmiterler olarak kabul edilirler, yani sinir hücreleri arasındaki boşluklarda mesajlar taşırlar. Kendinizi mutlu hissettiğinizde ve her şey yolunda göründüğünde serotoninin etkisini hissettiğiniz anlamına geliyor. Beyin sapının merkezindeki bir alan serotonin üretir ve bu daha sonra beynin birçok farklı bölümünde etki ederek hafıza, korku, stres tepkisi, sindirim, bağımlılık, cinsellik, uyku, nefes alma ve vücut ısısı gibi çeşitli işlev ve davranışları etkiler.