Günümüz dünyasında insan sağlığını tehdit eden en önemli faktör, obezite. Obezite tek başına bir hastalık değil ancak sebep olduğu ciddi rahatsızlıkların varlığı, obezitenin de bir hastalık olarak görülmesine sebep oluyor. Ebeveynler, çocuklarının sağlıklı yetişmesi ve devamında sağlıklı birer yetişkin olabilmesi için ellerinden geleni yapıyor. Anne ve babaların çabası asla yadsınamaz ancak yetersiz ya da yanlış bilgi, amacın çok dışına çıkmaya sebep olabiliyor. Obez çocuklar, obez yetişkinlere dönüşüyor. Aşırı kilo, insülin direnci, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve karaciğer yağlanması gibi hastalıklara sebep olabiliyor. Saydığım bu hastalıklar kiloya bağlı olarak artık çocuklarda da görülmeye başladı. Çocukluk çağı obezitesi, sadece bedensel açıdan incelenmemeli. Hepimizin bildiği gibi çocuklar, duygu ve düşüncelerini söylemede yetişkinlerden çok daha açık ve acımasızdırlar. Okul çağındaki aşırı kilolu çocuklar, arkadaşları tarafından dışlanıyor. Hatta bu çocuklarla dalga geçiliyor. Bu alanda yapılan birçok çalışma, obez çocukların psikolojik sorunlara maruz kaldığını, hatta depresyona girdiklerini gösterdi. Çocuğunuzun aşırı kilo problemi varsa yapılacak ilk şey, onu harekete geçirmektir. Maddeler halinde yazacağım bu öneriler, kilo alma potansiyeli olan çocuklar için de uyulması gereken adımlardan oluşuyor.
Çocuğunuzun, günde en az 60 dakika aktif ve hareketli bir oyun oynadığından emin olun.
Her öğünde meyve ve sebze verin
Meyve suyu, gazlı içecek ve tatlı içecekleri su ya da yarım yağlı sütle değiştirin.
Çocuğunuzun sevdiği yemek tariflerini tam tahıllı ya da yağsız etle hazırlayın.
Yemekleri ailecek yiyin.
Kızartma yerine haşlanmış ya da ızgara tercih edin
Katı yağ yerine zeytin yağı ya da bitkisel yağlar kullanın
Pasta ve şekerli tatlıları meyve bazlı tatlılar ile değiştirin.
Mutfak masasına bebe havuç ve meyve bırakın.
Kurabiye gibi izin alarak yiyeceği atıştırmalıklarla kuru ya da taze meyve gibi serbestçe yiyebileceği atıştırmalıkları ayırın.
Atıştırmak istediğinde su içmesini sağlayın.
Çocuklar yetişkinlerden küçüktür o yüzden küçük porsiyonlar sunun.
Çocuklar için küçük tabaklar kullanın.
Doyduklarında tabaklarını bitirmeleri için zorlamayın.
Küçük bir porsiyon ile başlayın, doymaz ise ikinciyi verirsiniz.
ÇOCUKLARIN AKTİF VE SAĞLIKLI BİR BEDENE SAHİP OLMALARI İÇİN...
1- Sofraya birlikte oturmak en önemli kural. Çocuklarınızın sizinle aynı zamanda ve aynı sofra etrafında yemek yemelerini sağlayın. Bu, daha fazla sebze ve meyve yemelerine sebep olacaktır. Ayrıca aile ile yemek yiyen çocuklar; sigara, içki gibi kötü alışkanlıklardan da uzak dururlar.
2- Sofrada farkındalık yaratın. Tek amacınız aynı anda aynı sofraya oturmak olmasın. Herkesin uyması gereken sofra kurallarınız olsun. En başta yemek saatinde TV ve telefonu yasaklayın. Yemek esnasında sohbet edin. Yemekten keyif almasını ve yavaş yemeyi aşılayın. Her yemekten en azından bir lokma yeme kuralı ya da yemeği yapana teşekkür etme kuralı gibi oyunlar bulun.
3- Yemekte çocuğun kilosundan, diyetten ve vücut şeklinden bahsetmeyin. Çocuk ve genç obezitesinde bu tür konuşmalar daha çok olumsuz etki yapıyor. Bunun yerine tüm aile için sağlıklı beslenme alışkanlıklarından bahsedin.
4- Yemek saatleri dışında da kurallarınız olsun ve uygulamada kararlı olun. Televizyon, oyun konsolları, akıllı telefon ve tabletler çocukların saatlerce aynı yerde oturmalarına sebep oluyor. Zaman sınırı koyduğunuz bu alışkanlıklar esnasında çocuklarınızın atıştırmalık yemesine izin vermeyin. Çocuğunuzun odasına televizyon ve bilgisayar koymayın.
BEBEK BESLENMESİNDE 0-3 YAŞ ARASI KRİTİK BİR DÖNEMDİR
Sağlıklı beslenmenin temelleri 0-3 yaş aralığında atılır ve bu dönemdeki beslenme alışkanlıkları bebeğin ileri yaşlardaki sağlığını etkiler. Bebeğinizin sağlıklı beslenmesine destek olmak üzere, ona yemek hazırlarken dikkat etmeniz gereken noktaları şöyle özetleyebiliriz:
Bebeğinizin yemeklerine tuz ve şeker ilave etmeyin.
Yetişkinler için hazırlanmış, katkı maddesi içeren ürünler kullanmayın.
Sıvı yağı tercih edin.
WHO (Dünya Sağlık Örgütü) özellikle 1 yaşına kadar inek sütü önermediği için 1 yaşından önce inek sütü kullanılmayın. Süt kullanılması gereken yerlerde bebeklerin ayına uygun, devam sütlerini tercih edin.
Bebeğinizin yemeğini hazırlarken mutlaka sağlıklı ve dengeli beslenmesi gerektiğini göz önünde bulundurun.
BEBEĞİNİZİ FARKLI TATLARDAKİ MEYVELERLE ŞAŞIRTIN
Bebeğinize altıncı aydan sonra demir bakımından zengin gıdalar verin. Kırmızı et, yeşil yapraklı sebzeler ve yumurta sarısı gibi...
Bebeğinizi farklı tatlardaki meyve ve sebzelerle şaşırtın. Bu, onun değişik besinlere alışmasını sağlar.
Süt içme alışkanlığını oluşturmak için de bebeğinize farklı lezzetler sunabilirsiniz. Sütün tahıl ve meyvelerle birlikte hazırlanmasıyla farklı tatlar yaratılabilir.
Farklı meyveler, farklı antioksidan besinler, farklı vitamin ve mineraller içerir.
C vitamini dişetleri için gereklidir, demir emilimini hızlandırıp beynin gelişimini sağlar.
Brokoli gibi yeşil yapraklı sebzeler B vitamini açısından zengindir.
Farklı çeşitlerde meyve, sebze tüketimi; farklı miktarlarda vitamin ve mineral alımı sağladığından önemlidir. Örneğin, bir elma 100 gramda 4 mg. C vitamini içerirken, çilek tam 18 kat fazla C vitamini içerir.
Günde iki-üç kez meyve tüketimi, kabızlığı önler ve sağlıklı bağırsak hareketleri bakımından önemlidir.
Bebeğinize verdiğiniz sebzelerin çeşitliliği önemlidir. Araştırmalara göre, bir hafta içinde verilen sebzelerin çeşitliliği, bebeğin yeni tattığı yiyecekleri kabul etmesini sağlıyor.
Şekerin bebeğin sağlıklı gelişimine katkısı yoktur, sadece bebeğin ağzında tatlı bir lezzet bırakır.