Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HALİT YEREBAKAN

Sindirim sistemimiz ikinci beynimiz

Bilim adamları, duygularımızı ve davranış dünyamızı etkileyen nöron ağlarının bağırsakta yoğunlaşması sebebiyle bağırsağı 'ikinci beyin' olarak isimlendiriyorlar

Gastrointestinal yani sindirim sistemi, milyonlarca sinir hücresinin bir araya gelerek oluşturduğu nöron ağlarından meydana gelir. Bu sistem, ruh halimiz ve duygu durumumuz başta olmak üzere yaşamsal fonksiyonlarımızın büyük kısmını direkt olarak etkiler. Sinirlendiğiniz anlarda midenizde onlarca kelebeğin uçuştuğu hissine kapıldınız mı hiç? Eminim birçoğunuz bunu yaşamışsınızdır. Endişelenmeyin, yaşadığınız bu duygunun tıbbi bir izahı var. Bu duruma, bağırsaklarımızda bulunan sinir hücresi ağının sebep olduğu gösterildi. Mide ve bağırsak sistemi ile ilgili rahatsızlığı olan kişiler genelde huzursuz ve mutsuz bir ruh haline sahiptirler. Bilim adamları, duygu ve davranış dünyamızı bu denli etkileyen nöron ağlarının bağırsakta yoğunlaşması sebebiyle bağırsağı 'ikinci beyin' olarak isimlendiriyorlar.

30 FARKLI SİNİR TAŞIYICISI VAR
Gastrointestinal sistemi kontrol eden sinir sistemine enterik sinir sistemi adı verilir. Enterik sinir sistemi, bağırsakların yönetim merkezini oluşturan gastrointestinal sistemdeki nöronlar topluluğudur ve merkezi sinir sisteminden bağımsız hareket ederler. Bu sinir ağı, ağızdan anal bölgeye kadar tüm organları kaplayan bir tüp gibidir. Yaklaşık 9 metre uzunluğundaki bu güzergahta 100 milyondan fazla nöron bulunur. Teknik olarak bu rakam, beynimizde taşıdıklarımıza eşit ya da fazladır. Milyonlarca nöronun bir araya gelmesiyle oluşan enterik sistem, gastrointestal sistemde olup bitenleri hissetmemize olanak sağlar. Mesela yemek borumuzda takılıp kalan ilacı, midemizde serinlik hissi uyandıran soğuk suyu ya da bağırsakta biriken dışkıyı bu sistem sayesinde hissederiz. Enterik sistem, vazifesini yerine getirmek için beyinden gelen sinyallere ihtiyaç duymaz! Üzerine düşenleri, tamamen kendine özgü işleyen sistemin gereği olarak yerine getirir. Bu devasa sinir ağı, tıpkı beynimizdekine benzer bir sistemle çalışır ve kendi içinde görevli 30 farklı sinir taşıyıcısı bulunur. Yapılan araştırmalara göre, mutlu hissetmemizi sağlayan serotonin adlı hormonun yüzde 90'ı bağırsaklarda bulunuyor! Bu sebeple seçilmiş serotonin inhibitörü sayılan antidepresan ilaç kullanan kişilerin bir kısmında, belirgin bağırsak problemleriyle karşılaşılıyor. Hatırlayacağınız gibi bu tip ilaçlar, (bu etkisi sebebiyle) obezite tedavisinde de kullanılıyor. Günümüzde birçok kişi, irritabl (huzursuz) bağırsak sendromu hastalığına yakalanıyor. Huzursuz bağırsak sendromu; kişide kabızlık, ishal, şiddetli gaz gibi şikâyetlere sebep olur. Yapılan araştırmalar, huzursuz bağırsak sendromunun bağırsaklarda aşırı serotonin bulunmasından kaynaklandığını gösteriyor. Bu hastalığın en önemli sebeplerinden biri de stres. Yapılan araştırmalar; aniden üzülen, sıkılan ya da depresyona giren kişilerin sıklıkla huzursuz bağırsak sendromu teşhisi aldıklarını gösteriyor. Bu veriler sebebiyle, bilim dünyasının bir kısmı huzursuz bağırsak sendromu hastalığına, mental ikinci beyin hastalığı ismini veriyorlar.

KABIZLIĞA KARŞI SU İÇİN
Günümüzde sindirim sistemi rahatsızlıklarının insomnia olarak bilinen uyku problemine yol açtığı da biliniyor. Mide ekşimesi, şişkinlik, kabızlık ve gaz gibi problemlerinizin temelinde de sindirim sistemi bozuklukları yatıyor olabilir. Alışkanlıklarınızda yapacağınız ufak değişikliklerle ikinci beyninizi korumak ve gerektiği gibi çalışmasını sağlamak aslında elinizde! Sindirim sistemi, gün boyu çalışır ve zamanının büyük kısmını yediğiniz sağlıksız besinleri işlemek için harcar. Sağlıklı bir sindirim sistemi için yapmanız gereken ilk şey, bu zor görevi yerine getirmeye çalışan bağırsaklarınızı susuz bırakmamaktır. Şişkinlik ve kabızlığın sebeplerinden biri de bağırsakların yavaş hareket etmesidir. Hareketi hızlandırmak için yeter miktarda su içmek, yapılacakların başında gelir.

BAĞIRSAKLARINIZDA BİRİKEN FAYDASIZ ARTIKLARDAN LİFLİ GIDALARLA KURTULUN
Hepiniz tuvaletten çıktıktan sonra ellerinizi yıkıyor ve böylece bulaşan mikroplardan arınıyorsunuz değil mi? Peki bağırsaklarınızı neden 'yıkamıyorsunuz'? Bağırsaklarınızda biriken faydasız artıklardan kurtulmanın yolu, lif ağırlıklı beslenmekten geçer! Lif; sistemde adeta su vazifesi görerek, bağırsaklarınızın olması gerektiği şekilde boşalmasına yardımcı olur. Liften zengin beslenmek, sindirim sisteminizin sağlığı için altın değerindedir. Tam tahıllı gıdalar, lif zengini meyve sebzeler, günlük diyetinize mutlaka eklemeniz gerekenler arasında yer alıyor. Normal beslenen bir kişi, günde ortalama 15 gr. lif tüketebiliyor. Oysa uzmanlar, günlük lif tüketimimizin 30 gr. olması gerektiğini söylüyor! Aradaki bu farkı kapatmak için lif zengini gıdaları tercih etmek gerekiyor; ki bunların başında elma geliyor! Lif ayrıca dışkıda su tutulmasını da sağlar ve kabızlık problemi ortadan kalkar.

GÜNDE 10 BİN ADIM ATMAK BAĞIRSAK SİSTEMİNİZİ KORUYOR
Sağlıklı bir sindirim sistemi için yağlı yiyeceklerden kesinlikle uzak durmalısınız. Fazla yağ, sindirimi zorlaştırır ve yavaşlatır! Margarin ve benzer katı yağlardan uzaklaşarak zeytinyağını tercih etmeniz, yapmanız gerekenler arasında yer alıyor! Sağlıklı bir sindirim sistemi için yapılması gereken bir diğer şey ise fiziksel aktivitedir. Egzersiz yapmak, bağırsaklardaki kan akış oranını artırarak sindirimi hızlandırır. Uzmanlar, günde 10 bin adım atmanın hem genel vücut sağlığınız, hem de bağırsak sisteminiz için son derece faydalı olduğunu vurguluyor. Haftada en az dört gün 30'ar dakika egzersiz yapmak da aynı etkiyi gösteriyor. Yürümekten hoşlanmayanlardansanız, yüzme ve benzer aktiviteleri tercih edebilirsiniz.

YOĞURDU GÜNLÜK BESLENMENİZE MUTLAKA EKLEYİN
Son olarak probiyotiklerden bahsetmek istiyorum. Probiyotikler, insan bağırsağında doğal olarak bulunan faydalı mikroorganizmalardır. Faydalı bakteri olarak da tanımlayabileceğimiz probiyotikler, kötü beslenme, antibiyotik kullanımı ve zararlı bakterilerin etkilerine karşı vücudu korumakla görevlidirler. Bağırsaklarda bulunan faydalı diğer bakterileri de kontrol eden probiyotikler, günlük diyetinize mutlaka eklemeniz gereken bir kaynaktır. Peki en doğru probiyotik kaynağı nedir? Tabi ki yoğurt! Yoğurdun mucizevi faydaları hakkında yazdığım yazıya arşivden ulaşarak bu mucize gıdanın diğer faydaları hakkında bilgi alabilirsiniz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA