Bugün 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi'nin 99. yıldönümü... Hem çok hüzünlüyüz hem de çok gururluyuz.
Bir yandan Çanakkale'deki 253 bin ve 1. Cihan Harbi'ndeki 3 milyondan fazla şehidimize matem tutarken, diğer yandan tarih boyunca zaferler kazanmış ve İslâm'ın bayraktarlığını yapmış Türk Milleti'ne mensup olduğumuz için gururluyuz.
Dünyanın her yerinde 'Türk Şehitlikleri' olduğunu bilir misiniz? Gene dünyanın birçok yerinde Türklerin katledilip gömüldükleri toplu mezarlar bulunur.
Merhum Mehmet Âkif, İstiklâl Marşı'nda, 'Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda!' diye boşuna haykırmamıştır. 1. Cihan Harbi boyunca Türk Ordusu ve Türk Milleti, Kuzey Afrika'dan Kafkasya'ya; Yemen'den Hicaz'a, Irak'a; Galiçya'dan Dobruca'ya kadar üç kıtada savaşarak destanlar yazmış ve bu toprakları kanıyla sulamıştır. Daha sonra Gazi Mustafa Kemal Paşa liderliğinde Millî Mücadele'yi gerçekleştirerek 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kurmuştur. Dünya tarihinde 10 yıl içinde milyonlarca şehit veren ve aktif nüfusunun büyük kısmını kaybeden bir başka millet gösterilemez.
Uğradığı kayıplara ve mâruz kaldığı zulme rağmen büyük bir imanla mücadelesine devam eden bu Aziz Millet, yüzyıl sonra önüne çıkarılan Ermeni soykırımı iftiralarına müstahak değildir. Asıl soykırımlar mazlum milletimiz üzerinde uygulanmıştır.
SAHİ, 1915'TE NE OLDU?
Yüzyıl sonra hiç utanmadan Türkleri soykırımcı olarak ilân etmeye çalışanlar ve bunların içimizdeki hain işbirlikçileri, 1915'in mart, nisan ve mayıs aylarının şartlarını ve o tarihteki olayları bilmek zorundadırlar.
Çanakkale'de, 18 Mart 1915 tarihindeki zaferimizden sonra itilaf devletleri 25 Nisan 1915'te kara savaşlarını başlatmışlar ve Arıburnu, Seddülbahir ve Kumkale'ye çıkarma yapmışlardır. 25 Nisan'da 1. Kitre Savaşı ve 6 Mayıs'ta 2. Kitre Savaşı kazanılmıştır. Ayrıca, 25 Mayıs'ta İngilizlere ait Triumph zırhlısı ve 27 Mayıs'ta Majestic zırhlısı batırılmıştır.
Kafkas Cephesi ve Sarıkamış'ta 90 bin asker şehit verilerek savaşılmıştır.
Kanal Cephesi'nde, Türk Ordusu 300 km.lik Sina Çölü'nü bir haftada yaya olarak geçip Şubat 1915'te Kanal'a ulaşmış ve İngilizlere karşı savunma yapmıştır.
Irak Cephesi'nde, Türk Ordusu 1915'te Selmân-ı Pâk ve Kutü'l Ammare'de İngilizlere karşı savaşarak zaferler kazanmıştır.
Gene 1915'te, Osmanlı Hükûmeti, cephe gerisindeki güvenliği sağlamak maksadıyla, Ermeni çetelerini ve terör örgütlerini kapatarak elebaşlarını tutuklamış; bütün bunlar olurken tek kişinin burnu bile kanamamıştır. Daha sonra ülkenin her yerinde Ermeni isyanları başlayınca, 27 Mayıs 1915'te tehcir kanunu çıkarılmıştır.
İngilizler, Çanakkale'de yedikleri tokadın hırsıyla, 1. Dünya Savaşı'nda psikolojik harp için kurdukları 'Wellington House'da, Savaş Propaganda Bürosu danışmanlığına Arnold J. Toynbee'yi getirdiler; o da sonradan itiraf ettiği gibi, 'Mavi Kitap' diye bilinen ve hiçbir belgeye dayanmayan, Türkler aleyhindeki uydurmalar ve iftiralarla dolu kitabı yazdı. Aradan geçen 99 yılda, Türkler'e iftiraları ırkçı bir ideoloji hâline getiren Ermenistan ve Ermeni Diyasporası, bu iblisâne broşürden başka bir 'belge'ye(!) dayanmamıştır.
1915'te Osmanlı, bir taraftan yedi düvele karşı savaşırken diğer taraftan sırtından hançerlenmiştir. Bu savaşta Ermeniler değil, bilâkis Müslüman Türkler soykırıma mâruz kalmıştır. Şehitler Günü'nde, başta Çanakkale Şehitleri olmak üzere bütün şehitlerimize Cenab-ı Hakk'tan rahmet diliyorum.