Sevgili okuyucular, Türkiye'nin uluslararası kültür ve sanat faaliyetlerine katılmasını elbette faydalı buluyoruz.
Dünyadaki çeşitli kültür hareketlerinin içinde kendi kültürel benliğimizi de aksettirerek bulunmanın çeşitli faydaları vardır. Artık uluslararası münasebetlerde klâsik diplomasinin dışındaki bu temaslar 'yumuşak güç' (soft power) olarak adlandırılıyor ve çok tesirli bir unsur olarak kabul ediliyor.
Yıllar yılı Türkiye bütün iyi niyetiyle 'örovizyon' yarışmalarına bu sebeple katıldı. Ne yazık ki birçok defalar yanlış şarkı ve kişilerle temsil edildik. Hele son katılımlarımızda yüksek puan almak için Türkçeyi terk edip İngilizce şarkılara sarılmamız hem bir hamakat hem de alenen kültürümüze ihanet olmuştur. TRT'nin son yanlış katılımdan sonra Örovizyondan çekilmesi doğrudur. Zira, örovizyon tamamen yozlaşmış ve dost ahbap çavuş işi gülünç bir yarışma hâline gelmiştir.
Aslında örovizyonun en büyük saçmalığı, sadece belli bir müzik anlayışını ve kültürünü aksettirmesidir. 'Europalı' görünmek için yarım asırdan beri kapısında bekletildiğimiz AB'nin, Avrupa'da yaşayan vatandaşlarımızın sayesinde örovizyonla bacasından girmeye çalışmak zaten başlıbaşına bir komediydi.
***
Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı'nın faaliyetleri çerçevesinde
'Türkvizyon'un düzenlenmesi, gerçekten son derece önemli ve değerli bir projedir.
Türkvizyon Şarkı Yarışması Genel Koordinatörü İslâm Bağırov,
'Yarışmada 24 ekip var. 24 galip ülke var. Burada olmakla her biri bu yarışmanın galibidir. Bu yarışmada Türk Dünyası galip gelecektir.
Türkvizyon sadece Eskişehir'de değil, bütün dünyada tanınacak ve Eskişehir'de başlayan bir geleneğe dönüşecektir' diyor.
Türk Dünyası dışında birçok ülkenin de katıldığı
Türkvizyon, ses ve melodi zenginliği bakımından
Örovizyon'un kat kat üstüne çıkmış; ayrıca politik hesapların değil, sadece dostluk ve kardeşliğin olduğu bir kültür ve sanat faaliyeti şeklinde uygulanmıştır.
Dün akşam
Eskişehir'de, sevgi ve kardeşlik birliği vardı.
Başta
Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna olmak üzere
Türkvizyon'un fikir babası
Hüseyin Kocabıyık'a ve
Türkvizyon'u başarıyla gerçekleştiren ekibe candan tebriklerimi sunuyorum.
Bundan sonra isteyen
Örovizyon da dâhil istediği yarışmaya katılsın ama
Türkvizyon, her yıl halkasını genişleterek dünyanın kadîm medeniyetlerinin sesi ve
Türk Dünyası'nın ortak nefesi olarak varlığını mutlaka devam ettirsin...
***
Bu arada bizim
Yeni Türkiye Stratejik Araştırma Merkezi'nin yayınladığı ve önümüzdeki hafta dağıtıma girecek
Yeni Türkiye Dergisi'nin
'Türkçe Özel Sayısı'nda 184 bilimsel makale yayınlayarak
Türk Dilini mercek altına aldık. Dünyanın en eski, en zengin ve en âhenkli dilini incelerken kendi diliniz ve kültürünüzle bir defa daha iftihar edecek ve
Türkçeyi karalamaya çalışan zavallı cahil ve hain haşerâtın hâline güleceksiniz.
Göktürk Âbideleri'nin dikildiği ve
Kaşgarlı Mahmut'un ilk
Türkçe sözlüğü yayınladığı sırada henüz dünyada
İngilizce,
Fransızca,
Almanca,
İspanyolca,
Rusça gibi dillerin oluşmadığını hayretle göreceksiniz. 301 milyonluk
Türk Dünyası'nın konuştuğu
Türkçenin gücünü anlayacaksınız.
***
'Türkvizyon'u sonuna kadar destekliyoruz ve
Bilge Kağan'ın,
Kaşgarlı Mahmut'un,
Karamanlı Mehmet Bey'in hayırlı torunlarını binlerce defa alkışlıyoruz.