Başbakanımızın 'Tek Milet, Tek Bayrak, Tek Vatan, Tek Devlet' sloganını çok beğeniyor, birlik ve bütünlüğümüzün teminatı olarak görüyorum.
Lâkin, nüfusun yüzde 1'ini geçmeyen PKK sempatizanı ırkçı- bölücü Kürtçü'yü gücendirmemek ve komplekslerini tatmin etmek için, 'Türk' ve 'Türk Milleti' sözlerinin âdeta fiilen yasaklanmasını kabullenmek mümkün değildir.
D. Mehmet Doğan'ın Büyük Türkçe Sözlük'ünde 'Millet', esas itibariyle iki şekilde tarif ediliyor; '1. Din, inanç, ilâhî hükümlerin tamamı, şeriat. 2. İnanç, ortak tarih, dil, gelenek, kültür, ideal ve vatan birliği olan topluluk.' Türk Dil Kurumu'nun Türkçe Sözlük'ünde ise 'Millet, aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, duygu, ülkü, görenek ve gelenek birliği olan insan topluluğu, ulus' şeklinde tanımlanmıştır.
'Millet' kavramı, İslâm ve Türk tarihinde Batı'dan tamamen değişik anlaşılmıştır.
Bizim millet anlayışımız, temelinde İslâm olan İbrahimî bir millet anlayışıdır. Türkler, Kürtler ve Türkiye'de yaşayan diğer Müslüman unsurlar, Millet mefhumunu asırlar boyunca dinî inanç ve özellikleriyle idrak etmişler; 'Türk Milleti' kavramını da etnik bir temele dayandırmadan bir 'Üst Kimlik' olarak benimsemişlerdir.
***
Türkiye'de yaşayan bütün insanlar bizim milletimizi meydana getirir.
'Tek Millet' olan
'Türk Milleti', bir etnik aidiyeti değil siyasî kimliğimizi ifade eder.
Türk Milleti'ne mensup her fert, etnik kimliği, dini ve mezhebi ne olursa olsun
'Türk Vatandaşı'dır.
Tek Millet'i ifade ederken
'Ümmet' sözünü kullanamazsınız.
Hz. Muhammed (s.a.v.) Efendimizin ümmetinden olmak hiç şüphesiz rütbelerin en büyüğüdür. Bununla elbette şeref duyarız. Ancak
Ümmet, günümüzde siyasî bir kimlik değildir.
Ayrıca, gayrimüslimleri de ihtiva etmediği için
Millet'i ihata etmez.
'Tek Millet',
'Türkiyelilik' ya da
'Türkiye Milleti' gibi, karşılığı olmayan, saçma sapan sözlerle de ifade edilemez.
Bana hiç
İngilterelilik,
Fransalılık,
Almanyalılık gibi örnekler veya
ABD Milleti,
Yunanistan Milleti,
İspanya Milleti gibi saçma sapan ve gülünç uygulamalar gösterebilir misiniz?
Bir ülkede her etnik gruptan insanlar yaşayabilir. Lâkin nüfusun çoğunluğu, devletin tarihî geçmişi ve tesis edilen medeniyet o ülkede yaşayan
Millet'e mührünü vurur.
Türkiye nüfusunun yüzde 85'i etnik kimlik itibariyle
Türk, yüzde 9'u
Kürt, diğer yüzde 6'sı da
Zaza,
Arap,
Boşnak,
Çerkez,
Gürcü,
Laz gibi unsurlardır.
Hiçbir ülkede saf etnisite yoktur.
Meselâ;
AB ülkeleri,
Türkiye'ye göre daha heterojen yapılardadır. Ancak kimse, ana siyasî üst kimliğe itiraz etmez.
***
Üst kimlikteki
'Türklüğün' ve
'Türk Milleti'nin yerine
'Türkiyeliliği',
'Türkiye Milleti'ni veya
'Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı'nı geçirirseniz; içi boşaltılmış kuru bir pasaport ve etnisite peşindeki milyonlarla karşı karşıya kalırsınız.
'Müşterek Coğrafya', kimliğin sadece bir parçasıdır. Kimliği meydana getiren asıl harç, din, dil, vatan, kültür, tarih, tasa ve kıvanç birliğidir.
Kürt kardeşlerimiz ile aramızda lehçe ayrılıklarından doğan dil farkı haricinde hiçbir farkımız yoktur.
Bu coğrafyada 1000 yıldır, dünyada 4000 yıldır devletler kurmuş bu milletin siyasî kimliği ve adı
'Türk Milleti'dir.
'Tek Millet' 'Türk Milleti'dir; bundan kimsenin şüphesi olamaz.