Hemen her yerde bir projedir aldı başını gidiyor. Projenin sözlük anlamı kısaca, gerçekleşmesi istenen bir tasarı. Fakat proje sanki olmayan bir şeyi yaratmak gibi algılanıyor. Oysa olan bir şeyden yola çıkarak yeni bir tasarım yapmak demek kulağa daha başarılabilir ve yapılabilir geliyor. Gerek orta dereceli okullarda gerekse üniversitelerde çeşitli projeler yapılıyor. Bazen de çeşitli günler ve haftalar nedeniyle proje yarışmaları da oluyor. Bu projelerle yakından ilgilenen Samsun'da Eğitimci Yazar ve Eğitim Danışmanı Bilsen Şahin ile konuyu irdeledik.
Gençlerin bakış açısı bizimkinden oldukça farklı olabiliyor. Bizlerde yaşanmışlıkların getirdiği öğrenilmiş çaresizlik, yenilikleri kabullenmede zorluklarımız ve sonucunda yaratıcılığımızın körelmesi söz konusu. Oysa gençler bilimin, teknolojinin hızla geliştiği şu dönemde oldukça hızlı düşünebiliyorlar. En önemlisi de gençlerin aykırı düşünebilmeleri ve farklı açılardan konuya bakabilmeleri, onlara proje üretme konusunda büyük avantaj sağlıyor. Hal böyle olunca Bilsen Hoca, proje yarışmalarında projeleri dinlemeden, irdelemeden geçemiyor. "Yapılan projelerin gerçekten de farklı olduklarını, topluma ve endüstriye katkı sağlayabileceklerini görüyorum" diyor. Proje hazırlamanın, öğrencilerin bilgi ve becerilerini geliştirmelerine, özgüvenlerine ve sosyalleşmelerine katkı sağladığı bir gerçek.
ÖNCE KENDİ ÜLKEMİZDE
Bilsen Hoca, "Konuya başka bir açıdan da bakalım" diyor. Okullarda yapılan bu projelerin yeterince tanıtılamadığını, yeterince destek görmedikleri için öğrencilerin zoraki çalışmalara katıldığını görüyoruz. Her şeyden önce ister orta dereceli okulda, ister üniversite düzeyinde olsun öncelikle proje yapmaya ve yazmaya yeterince zaman verilmeli. Proje hazırlamada görev alanlara ve özellikle dereceye girenlere maddi ödül sembolik değil işe yarar olmalı. Böylece yeni projeler yapmaya teşvik edilmiş olur. Belgeler hep veriliyor ancak genç, işin maddi boyutunu da görmek istiyor. Çünkü proje hazırlarken manevi olarak vaktini, emeğini ve yaptığı maddi harcamasının karşılığını kısa sürede az da olsa almak istiyor.
"Yapılan projeleri incelerken gençlerin projelerini yurtdışına göndermek istediklerini görüyorum" diyor Bilsen Hoca. Ve bu cümlenin altını çiziyor. Oysa bu projeler önce ülkemizde değerlendirilse daha iyi olmaz mı? Yapılan çalışmaları tanıtabilir, iş dünyasıyla buluşmalarını sağlarsak, yolun henüz çok başında olan bu gençlere destek olabilirsek, beyin göçünün önüne de geçebiliriz. Böyle projeleri ve projeyi yapan, üreten gençlerin deneyimli büyüklere ve iş insanlarına ulaşmasını da kolaylaştırmak gerek. Tabii burada iş insanlarının ulaşılabilirliği, genç projelere bakış açısı çok önemli. Unutmayalım ki bu gençler bizim ve biz gerek maddi gerek manevi onları ne kadar desteklersek ve onlara kendilerini değerli hissettirirsek o kadar ülkemize katkı sağlayacaklardır.