Tercih dönemine girdiğimiz anda tüm gençler ve aileler oradan oraya savrulacaklar. Bu nedenle onlara adım adım yol göstermek faydalı olacak. Çünkü tercih, başarı sırasını öğrenip "Bu sıralama ile nerelere girebilirim?" sorusu ile yapılamayacak kadar önemli. "Neden tercih yapıyoruz?" sorusu ile başlamak gerekiyor. İş dünyasının dinamiklerini, bugünün ve geleceğin iş dünyası beklentilerini bilmeden kariyer planlamak da meslek seçmek de mümkün değil. Gençlerimizin geleceği ile ilgili bu önemli konuyu, Eğitim ve Kariyer Danışmanı Nur Erdem Özeren ile değerlendirdik.
Nur Erdem Hoca'ya göre ikinci adım, kendini tanımak ve hedef belirlemek. Burada gençler hemen meslek-bölümle eşleştirmeye çalışıyor. Öyle yapmamalılar. Yapacakları işin ne olacağına odaklanmalılar. Aynı iş için farklı meslekler yapmak ve farklı bölümler okumak mümkün. Burada da yapılan en büyük hata, "meslek" konusunda üniversite öğrenci ya da akademisyenlerine soru sormak. Doğrusu, o işi icra eden kişilerden bilgi almak.
ÜNİVERSİTELERE DOKUNUN
Meslek, bölüm konusunu netleştirdikten sonraki adım, şehir ve üniversite seçimi. Şehirlerin gelişmişlikleri, hangi sektörlerin o şehirde daha yüksek potansiyelinin olduğu (Örneğin, mühendislikleri sanayi şehirlerinde okumak gibi) konularını araştırmalılar.
Üniversiteleri araştırmaya da önce internet araştırmalarıyla başlasınlar. Akademisyenlerin çalışmaları, öğrenci ve mezun memnuniyeti, YÖK ve URAP verileri, vakıf üniversiteleri için yönetimleri ile ilgili bilgiler, bazı üniversiteleri listelerinden çıkarmak ya da alt sıralara koymak için etkili olabilir. Ancak hemen ardından, okumayı düşündükleri üniversiteleri mümkünse ziyaret etsinler. Öğrencilerle konuşsunlar, akademisyenlerle konuşsunlar. Kampüsü görsünler, havasını koklasınlar.
Sosyal medyada okudukları yorumlarla ilgili doğru bilgiyi bizzat yerinden öğrenmeye gayret göstersinler. Özellikle kulüp faaliyetleri ve iş dünyası ile yapılan çalışmalarla ilgili öğrenci deneyimlerini öğrenmeye çalışsınlar. Son olarak tercih listesini oluşturmaya sıra geldiğinde, sıralamalarının yarısı ile iki katı arasında bulunan programlardan bir "havuz" oluştursunlar. Zaten bu noktaya kadar araştırmaları ile bölüm ve üniversite sayısını sınırlamış olacaklar. Tercihlerini isteklerine göre sıralasınlar, en üstte en çok istedikleri program olsun, en yüksek sıralaması olan program değil. En son kontrolde her tercih için şunu sorsunlar: "Bu programa yerleşirsem aklım bir alttakinde kalır mı?" Yerleştirme sonuçları açıklandığında, keşke demenin bir faydası olmayacak.