Başbakan Erdoğan'ın "Dershanelerin kapatılması" talimatının nasıl uygulanacağına, AK Parti'de oluşturulan komisyon çalışmasından sonra karar verilecek. 7 MYK üyesinin yer aldığı komisyona, Siyasi ve Hukuki İşler Başkanı M. Ali Şahin başkanlık ediyor. Diğer üyeler, genel başkan yardımcıları Numan Kurtulmuş, Süleyman Soylu, Hüseyin Çelik, Salih Kapusuz, Nükhet Hotar ve Gençlik Kolları Başkanı Zafer Çubukçu. Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı önümüzdeki günlerde komisyonla bir araya gelecek. Komisyon, dershanelerin ekonomik ve hukuksal yönlerini masaya yatıracak. Ayrıca eğitim sisteminin sınav odaklı olmaktan çıkarılıp, okula odaklı olması üzerinde duracak. Daha sonra, dershanelerin kapatılmasına yönelik takvim netleştirilecek.
Önümüzdeki yıl SBS kalkıyor. Böylece öğrenciler yeteneklerine göre, yeni belirlenen Anadolu, meslek, fen ve özel liselere yönlendirilecek. Köklü ve yarışılan liseler için sınav yapılacak. Bence en iyi okul, en yakın okul olmalı.
SBS kalkacağına göre, buna yönelik dershanelerin büyük bölümü kapanır. Üniversiteye sınavla girilen bu sistemde tüm dershanelerin hemen kapanacağını düşünmüyorum.
2000 yılında bin 800 olan dershane sayısı bugün 4 bin 262. 12 yılda öğrenci sayısı da 500 binden 1 milyon 234 bin 738'e yükselmiş. Ayrıca 60 bini aşkın eğitimci, 30 bini aşkın diğer çalışan istihdam ediliyor. 150 bine yakın öğrenci ücretsiz, daha fazla öğrenci de indirimli olarak dershaneden yararlanıyor. Yani dershaneler, alt ve orta gelir gruplarına fırsat sunuyor. Bu durum göz ardı edilemez.
Sınavların getirdiği olumsuzlukları dershanelere bağlayıp, bu kurumların kapatılması çıkarımına ulaşmak haksızlık. Çünkü dershanelerin yokluğunda, kademeler arası geçiş ve sınavlarla ilgili sorunlar yok olmayacak. Önce okula odaklı bir sistemi getirmeliyiz.
Dershanelerin kapatılması halinde, mevcutların faaliyetini kayıt dışında sürdüreceği aşikâr. Bu kurumların merdiven altına çekilmesi, daha pahalı ve kontrolsüz bir eğitim modelini doğurabilir. Çünkü burada çok basit bir ekonomi kuralı işler: Talep varsa hizmet ya da ürün olacaktır.
Liseyi, eğitim sisteminin merkezine aldığımızda, üniversite sınavına hazırlık ikinci plana düşer. Böylece dershanelerin bir kısmı kapanırken, bir bölümü de yeni eğitim sektörü arayışına girecektir.
