Türkiye'nin en iyi haber sitesi
TUBA KALÇIK İLE GÜNDEME DAİR TUBA KALÇIK

Ahmet Kural: Türkiye’nin farkı ücretsiz sağlık hizmeti

Ahmet Kural, koronavirüs salgınında sağlık çalışanlarının tarih yazdığını söyledi: Sevdiklerimize sarılabilmemiz için sevdiklerine sarılamıyorlar. Birçoğu bu savaşta hayatını kaybetti. Onlara minnettarlığımızı göstermek için meydanlara kaybettiklerimizin isimlerinin yazdığı sağlık çalışanı anıtı dikelim

Ünlü oyuncu Ahmet Kural, GÜNAYDIN'a çok özel açıklamalar yaptı. Tüm dünyayı sarsan koronavirüsün herkes için öğretici bir süreç olduğunu belirten Kural, karantina günlerini, Türkiye'nin sağlık sistemi ve salgın sonrası hakkındaki düşüncelerini anlattı.

Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs hepimizin hayatını derinden etkiledi. Sizin hayatınızda nasıl bir değişime yol açtı? Son yüzyılın en büyük salgınını yaşıyoruz. Dünyanın her noktasını etkisi altına alan ve can kayıplarının her gün arttığı zor bir dönemden geçiyoruz. Sevdiklerimizin, büyüklerimizin ve ailelerimizin can sağlığı hakkında endişelendiğimiz günlerdeyiz. Bizim sağlığımız ve yaşamımız için işlerini sürdürmek zorunda olanların emeklerine şahit oluyoruz. Bizler ise hem kendimizin, hem de toplumun sağlığı için şimdilik evimizde kalıyoruz. Tabii, bu hayatımızı her anlamda etkiliyor. Evde olmak, evde zaman geçirmek açısından demiyorum. İnsanın kendini en güvende ve huzurlu hissettiği yer evidir. Ama bir sürü şeyi de istesek de yapamıyoruz. Bu, hepimiz için çok öğretici bir süreç. Birçok şeyi düşünmeye başladığımıza inanıyorum.

FİKRET'İN PEŞİNDEYİZ HEP

Evde vaktiniz nasıl geçiyor?
Vaktimizin çoğunu Fikret alıyor. O bizim peşimizden koşturacağına sürekli biz onun peşindeyiz. Bu dönemde sokak hayvanlarını da unutmayalım. Mümkünse kapımızın önüne mama, su koyalım. Herkes gibi haberleri izliyoruz, biraz sosyal medya, biraz kitap, biraz film derken vakit geçiyor. Bir de artık her şartta spor yapılabileceğini biliyoruz.

"Ben, film sonrası ara bir dönemdeydim. Ama bizim yaptığımız işleri de kapsayan eğlence, yeme-içme sektöründeki günlük yevmiye ile veya duran setlerde çalışan arkadaşlarımızın durumu düşündürücü. Kendimizi değil, bir dayanışma içinde hepimizi düşünmemiz gereken bir dönem bu."

ONLARA DUA EDİYORUM


Bu süreçte sağlık çalışanları en ön cephede mücadele ediyor. Onlar için ne söyleyeceksiniz?
Onlar için ne yapsak az... Kendi canlarını hiçe sayarak, bu salgın illetinden bütün toplumu koruyup, hepimiz için inanılmaz mücadeleler veriyorlar. Bizler evimizde huzur içinde oturup, sevdiklerimizle güvenli bir ortamda yaşarken, onlar gece-gündüz insanlık için tarih yazıyorlar. Sosyal medyadan ve basından hikayelerini izlerken gözlerim doluyor. Biz sevdiklerimize sağlıklı bir şekilde sarılalım diye çocuklarına, eşlerine ve sevdiklerine sarılamıyorlar. Onlara hasret bir şekilde kendilerini işlerine adamış durumdalar. Doktorundan hemşiresine, hasta bakıcısından güvenliğine kadar bir sağlık ordusu gibi bu virüsle savaşıyorlar. Onlara dua etmekten ve hayatlarını kolaylaştırmaktan başka bir şey yapamıyoruz. Ama her seferinde minnettarlığımızı göstermeli ve onların bu emeğini el üstünde tutmalı, gereken değeri vermeliyiz. Hatta geçen gün şunu düşündüm; bu salgın bittiğinde bizden sonraki kuşakların da onların verdiği bu mücadeleyi bilmelerini ve hatırlamalarını sağlayalım. Birçok sağlık çalışanı bu mücadelede hayatını kaybetti. Onlara saygımızı ve minnettarlığımızı göstermek için büyük kentlerimizin en büyük meydanlarına kaybettiklerimizin isimlerini tek tek altına yazdığımız Mücadele Eden Sağlık Çalışanı anıtı yapıp koyalım. Allah onlardan razı olsun, hayatını kaybedenlere de Allah rahmet eylesin. İyi ki varlar...

SAĞLIK BAKANIMIZ SÜRECİ İYİ YÖNETTİ

Salgın Amerika ve Avrupa'daki sağlık sistemindeki aksaklıkları da daha yakından görmemizi sağladı. Ülkemizin sağlık alanındaki çalışmalarını nasıl buluyorsunuz?
Aslına bakarsanız dünya bu tip bir salgına hazırlıksız yakalandı. Ülkeler, olabildiğince hızlı tedbirler almaya çalıştı. Duyduğum kadarıyla, özellikle sağlık hizmetinin özel ve ücretli verildiği ülkelerde insanlar için sağlık hizmetine erişmek her anlamda zorlaşmış. Yoğun bakım üniteleri ve solunum cihazları darboğaza girmiş. Bu salgının hızlı yayılmasının bir etkisi olarak eğer sosyal izolasyonu sağlayamazsanız, hastanelerin yükü bir anda artıyor. Gelişmiş Avrupa ülkeleri bile sağlık sisteminin çökme riski ile karşı karşıya kaldı. Virüs, gelişmişlik dinlemiyor. Virüsün yayılım hızı bütün sağlık sistemlerini etkiliyor. Burada bizim ülkemizin avantajı, sağlık hizmetinin ücretsiz olması... Alınan tedbirlerin de sağlık sisteminde bir yük oluşturmamış olmasının olumlu etkisini görüyoruz. Tabii bu konuyu da bilim insanlarının değerlendirmesi daha doğru olur yine de. Ama millet olarak, bizde dayanışma daha fazla... Son günlerde gördük, şirketlerimiz ortak bir şekilde solunum cihazı ürettiler. Sağlık Bakanımız Dr. Fahrettin Koca'nın, gerek Bilim Kurulu ile yürüttüğü çalışmalar, gerekse bilgilendirme aşamalarında süreci çok iyi yönettiğini düşünüyorum. Ayrıca bizim doktorlarımız, hocalarımız ve sağlık çalışanlarımız daha yürekten ve sistemli mücadele ediyorlar.

Ahmet Kural "Yeni işlerle önümüzdeki dönem ya dijital platformda ya da bir televizyon kanalında olmak istiyorum. Ekranlarda olmayı özledim" dedi.

MUTFAĞA GİRİP YENİ YEMEKLER
YAPMAK EĞLENCELİ

Bu süreç size neler öğretti?
İnsanın sağlığı olmadığı zaman, her şeyin boş olduğunu gördük. Ne kadar boş şeyler için kaygılandığımızı, asıl kaygının yaşam mücadelesi vermek olduğunu öğrendik. Sevdiklerimizin sıcaklığının gerçek yaşama sebebi olması gerektiğini anladık. Doğaya ve insana saygının, sevginin güzel bir dünyayı şekillendireceği gerçeği ile yüz yüze kaldık. Evde de olunca pratik hayatla ilgili de çok şey öğrendim... Mutfakta olmak eğlenceli ve öğretici, yeni yemekler yapabiliyorum. Temizlik malzemeleriyle de aram iyi, onlarla da gün içerisinde vakit geçiriyoruz.

ANNEME VE BABAMA SARILMAYI ÖZLEDİM

Günlük hayatınız içinde yapmayı en çok özlediğiniz şey nedir?
Ben her fırsat bulduğumda ailemle, dostlarımla sohbet etmeye, saatlerce bir masa etrafında yemek yemeye çalışırım. Onlarla vakit geçirmeyi çok özledim. Görüntülü olarak her gün konuşuyoruz ama anneme ve babama sarılmayı özledim. İstanbul'da sahil kenarında yürümeyi, koşmayı ve insanların arasına karışmayı özledim.

VİRÜS SAYESİNDE KENDİMİZLE TANIŞTIK

Kendimizi ve hayatı sorguladığımız bir süreç de yaşıyoruz bu dönem, öyle değil mi?
Evet. Her ne kadar kaygılarımız yüksek olsa da insanın 'kendi ile tanıştığı' ve 'kendiyle baş başa kaldığı' zamanları yaşıyoruz. Kendi içinde bir yolculuğa çıkıyorsun. Kendine sormadığın soruları soruyorsun. Daha yararlı bir insan olmanın yolu ne olabilir? Gerçekten neyi daha iyi yapmalıyım? Yaptığımız işin topluma daha fazla faydası ne olabilir? Özellikle bu dönemde insanların gülmeye, tebessüm etmeye daha çok ihtiyacı var. Hayatın özüne odaklandığım oluyor tabii ki... Bir temponun içindeyken düşünemediğin konularla, ilgilenemediğin şeylerle ilgilenmeye başlıyorsun.

SALGIN SONRASI TÜM DÜNYADA İMECE KÜLTÜRÜ HAKİM OLACAK

Bu olağanüstü dönem sonrası sizce dünyada nasıl bir değişim olacak?
Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Bir yerden bir yere giderken, toplumun içine karışırken, yerken, içerken, gezerken, bir otelde kalırken, sosyalleşirken, sinemaya, sete, çalışmaya giderken daha katı kuralların olacağı bir dünya bekliyor bizi. Bizi biz yapan dayanışma kültürü kabuk değiştirerek hayatımıza yeniden girecek. Bizden sonraki kuşağın 'paylaşımcı ekonomi' diye adlandırdığı, bizlerin ise 'imece' dediğimiz kavram, dünyaya daha fazla hâkim olmaya başlayacak. Dijital ortamlar, hayatımızın merkezine oturacak. Adapte olanın hayatta kalacağı bir döneme gireceğiz. Limitler, ön yargılar ve bakış açılarında kalıcı değişimler olabilir. İnsanlara, insanı hikâyelerle anlatma çabası hiç bitmeyecek. Filmler, diziler ve diğer sanat faaliyetleri belki daha fazla hayatımızda olacak. Ama yapılış biçimi, sunuluş şekli değişecek.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA