Sosyal medyada hesaplarını takip etmeseniz bile fitness fenomenlerinin paylaşımları karşınıza çıkıyor.
Çünkü sayıları çok fazla. Biraz kas yapan kendini fitness fenomeni ilan ediyor. Günümüzde dış görünüş önemli olduğu için birçok insan onları takip ediyor.
"Hadi 10 sette kas çalışalım" vs. paylaşımları insanları spora, sağlıklı yaşama teşvik ediyorlar ama bunun bir de psikolojik boyutu var.
Independet Türkçe'nin haberine göre Cyberpsychology adlı hakemli dergide yayımlanan, üç farklı ülkeden 18-35 yaşlarındaki 1022 genç yetişkinle yapılan yeni bir araştırmaya göre fitness fenomenlerini takip edip, spor yapan genç yetişkinlerin fiziksel açıdan sağlıklı olduğu ortaya çıktı.
Öte yandan bu kişilerin zihin sağlıklarının ise fitness fenomenlerini takip etmeden spor yapanlara göre daha kötü olduğu anlaşıldı.
Araştırma bu kişilerin yeme bozuklukları da dahil, fitness ve gıdayla ilgili kompulsif davranışlara karşı savunmasız olduğunu gösterdi.
Fitness fenomenlerini takip eden pek çok kişinin sağlıksız gıda tükettiği, kötü ruh hali ve olumsuz beden algısı bildirdiği tespit edildi.
Enteresan sonuçlar değil mi? Elbette işini doğru yapanlar da var ama genelde sağlıklı, fit olmak için takip edilen fenomenler psikolojiyi bozuyor!
Onların şov yaptıkları 20-30 saniyelik videolar uzun süren tekrarlar ve filtre uygulamalarından geçiriliyor. Kusur gibi gözüken o vücutların arkasında bazı hileler var.
Normal insanlar da fenomenler gibi olmak için uğraştıkça psikolojilerini bozuyorlar.
Yine denge olayına geldik. Bir şeyi yaparken takıntılı olmamak, kurgu figürleri örnek almamak gerek.
***
İNTERNET KABİLEYİ BİLE BOZDU
Elon Musk, 2022 yılında Amazon yağmur ormanlarının derinliklerinde yaşayan Marubo kabilesine Starlink uydusundan yüksek hızda internet verince gündem olmuştu.
2 bin kişilik kabilenin internet keyfini çıkardığı düşünülüyordu.
Kabilenin reisi ise şu sürpriz açıklamayı yaptı: "İnternet geldiğinde herkes mutlu olmuştu. Halkımız sosyal medyada profilleri bile oluşturdu.
Ama sonra gençler internet yüzünden tembelleşti. İnternet günlük rutinimizi değiştirdi. Köydeki gençlerimiz avlanmıyor, balık tutmuyor, ekin ekmiyor. Ekmezseniz yemek de yiyemezsiniz."
Musk'ın jesti müthiş bir sosyal deneye dönüşmüş.
Reis haklı. Gençler TikTok'a sardı mı bir kere artık bu kabileden bir hayır gelmez.
Ne balık tutarlar ne ekin biçerler. Reis, kabilenin gençleri yakında internetten yemek siparişi verelim derlerse hiç şaşırmasın!
Böylece internetin insanları tembelleştirdiği, sorumluluk almaktan uzaklaştırdığı netleşmiş oldu.
Yağmur ormanlarında, kendi hallerinde yaşıyorlardı insanlar. Ah Musk ah! Dert sahibi yaptın Marubo kabilesini.
***
KARARTMA CAM YASAK DEĞİL Mİ?
Bursa'da müteahhit M.G., dört yaşındaki oğlu A.F.G.'yi de yanına alıp inşaatına gitti.
M.G. iddiaya göre otomobilde oturmak isteyen oğlunu araçta bıraktı.
Bir süre sonra geri dönen baba, oğlunu hareketsiz yatarken buldu.
Solunumu olmadığı belirlenen A.F.G., yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın.
5-10 dakikalık işiniz olsa bile en kötü ihtimali düşünüp küçük çocukları asla ama asla araçta kilitli bırakmamak gerekiyor.
Olayda babanın büyük ihmali var, lakin otomobilde karartma camlar olmasaydı belki çocuğu gören olur ve kurtulabilirdi.
Kanuna göre karartma camlar yasak ama bu kurala uymayanlar var. Polis de her aracı kontrol edecek zamanı olmadığı için karartma camlı araçlar bazen böyle talihsiz olaylara neden oluyor.
Tek tek araçları kontrol etmek yerine karartma cam takan işyerleri engellense kolay sonuç alınır.
***
BABALARIN KALP SAĞLIĞI KÖTÜ
ABD'de Northwestern Üniversitesi'nde yapılan yeni bir araştırma, babaların kalp sağlığının baba olmayanlara kıyasla daha kötü olduğunu gösterdi.
Araştırmada yaşları 45 ila 84 arasında değişen 2 bin 814 erkek incelendi.
Erkeklerin baba olma yaşına ve etnik kökenlerine göre farklılıklar olsa da sonuçlar, ebeveyn olmanın getirdiği stres ve sorumlulukların iyi bir kalp sağlığı sürdürmeyi zorlaştırdığını ortaya koydu.
Elbette annelerin hakkı ödenmez ama konumuz babalar!
Son dönemde 40'ların sonu ve ellili yaşlardaki erkeklerin kalp krizi geçirme haberlerini daha sık almaya başladık.
Bazıları aşılar diyor ama yukarıdaki araştırma sonucunda olduğu gibi babalık erkekleri yıpratıyor.
Enflasyonla birlikte çocuk büyütmenin, yedirmenin, giydirmenin, eğitmenin masrafı daha da arttı.
Eski büyük aileler ve mahalle kültürü de olmadığı için özellikle babalar çocukların bekçisi gibi hareket etmek zorunda.
Aman okula giderken başına bir şey gelmesin, aman parkta kaçırılmasınlar, tehlikeli köpeklere denk gelmesin vs. gibi yüzlerce risk faktörü var.
Ödenemeyen kredi kartları, faturalar, ailenin masrafları vs. mali açıdan da babalar büyük yükün altındalar.
Şimdi bunları yazınca "Ok boomer, abartma" diyen gençler ya da bekârlar oluyordur.
Elbette evlat sevgisi gibi yok lakin baba olunca hayatınıza format atılıyor. Kendiniz için değil aileniz ve çocuklarınız için yaşıyorsunuz.
***
'KORKU FİLMİ KARAKTERİ GİBİ'!
Saçları, yürüyüşü ve kıyafetleri sık sık eleştirilen, rüküş bulunan Tuba Büyüküstün'ün son davet kombini yine beğenilmedi.
Elbisesi doğru bir seçim değil, saçları da özensiz. Asıl anlamadığım ise Büyüküstün'ün yürümekte zorlanması ve asık suratı.
Yorumlarda Büyüküstün'ün korku filmi karakterlerine benzetilmesinde haklılık payı var.
Giyim zevkiniz kötü olabilir, davete hazırlanamamış olabilirsiniz. Lakin yürümekte zorlanmak, asık suratlı olmak önlem alınacak durumlar.
Ünlü oyuncunun iyi bir imaj danışmanına ihtiyacı var.
***
Altyazı
"Sen istesen de istemesen de geçmiş seninle yüzleşiyor." (The Green Mile)