Normalde ABD'li kahve zinciri Starbucks'ın, birçok ülkede şubesi olan küresel bir marka olarak Filistin'e insani yardımda bulunması gerekiyordu.
Yardımı geçtim, her iki taraftan da daha fazla sivil kayıpların yaşanmaması için savaşın bitmesini dileyen, ortada duran bir açıklama bile yapsalardı yeterdi!
Hiçbirini yapmadılar, çocuklar ölürken "Tatlılarımızı bal kabağına dönüştürdük" diye tweet paylaştılar!
Daha da kötüsünü yaptılar; taraf olmayı tercih ettiler. Savaşın bitmesini isteyen kendi çalışanlarına bile dava açacaklarını açıkladılar, iyi mi?
Şaka değil! Şirket, Filistin ile dayanışma mesajı içeren bir paylaşımda bulunduğu gerekçesiyle 'Starbucks Workers United' adlı sendikasına dava açacağını açıkladı.
Starbucks Genel Müdür Yardımcısı Sara Kelly, sendikanın paylaşımının şirketin görüşlerini yansıtmadığını ve paylaşımda Starbucks'ın isminin kullanılmasının insanların kafasını karıştırdığını ileri sürerek sendikaya dava açmaya hazırlandıklarını söyledi!
Şirketin Filistin'de yaşanan insanlık dramı hakkında görüşleri neymiş, çok merak ettim!
Kelly, bazı müşterilerin söz konusu paylaşımdan dolayı duyduğu öfkeyi mağaza çalışanlarından çıkardığını söylemiş!
Dünya sadece ABD'li müşterilerden mi ibaret?
İsrail'in Filistin halkına sistemli bir şekilde zulmetmesinden rahatsız olan Amerikalılar yok mu?
Bazı ABD'li Yahudiler bile İsrail hükümetini protesto etmek için ABD Parlementosu'nu basmadılar mı?
Starbucks yönetimi, spor ve sanat dünyasından Hollywood'a kadar birçok ünlünün İsrail'i protesto ettiğini bilmiyor mu?
BOYKOT ÇAĞRISI!
Elbette Hamas'ın sivil insanları hedef alan saldırısının savunulacak bir tarafı yok. Ancak İsrail'in devlet olduğunu unutup, sanki bir örgüt gibi hareket edip, masum insanları öldürmesi daha vahim bir olay.
Yani ortada "İsrailler haklı, Filistinliler haksız" diyerek taraf tutulacak bir durum da yok.
Yüzbinlerce insan açlığa, susuzluğa terk edilmişken, hastaneler havaya uçurulup minicik çocuklar ölüyorken Starbucks'ın, bu vahşetin durmasını isteyen çalışanlarından rahatsız olup, dava açacağını açıklamasına pes diyorum, yazıklar olsun diyorum!
Neyse ki, 'eski dünya' geride kaldı! Artık sosyal medya var! İnsanlar yaşananları anında görüyor ve tepkisini koyuyor!
Örneğin Türkiye'de birçok insan Starbucks'ın tavrını protesto eden, ünlü kahve zincirine karşı insanları boykota çağıran mesajlar paylaşıyor!
Avrupa'da İngiltere'den sonra en çok Starbucks şubesi olan ülke Türkiye! Ülkemizde tam 589 şubesi var!
Kahramanmaraş depreminde taziye mesajı yayınlamayı bile unutmuş, tepkiyle karşılaşınca geç de olsa aksiyon almışlardı.
Bakalım boykot çağrılarından sonra nasıl hareket edecekler?
GURBETÇİLERİ KANDIRIYORLAR
Türkiye'ye olan düşmanlığı ile tanınan Hollanda Adalet Bakanı Dilan Yeşilgöz, İsrail'i desteklediğini açıkladı.
Yetmedi Hollanda hükümetinden bazı yetkililerin, Tel Aviv yönetimine koşulsuz desteğe son verilmesi konusunda Başbakan Mark Rutte'ye çağrıda bulunmasına karşı çıktı.
PKK ve Ermeni soykırımı yalanlarını destekleyen açıklamalarıyla da tanınan Yeşilgöz'ün İsrail vahşetini desteklemesi ve buna karşı çıkan sağduyulu Hollandalıları engellemeye çalışmasına şaşırmadım doğrusu.
Beni asıl şaşırtan; Yeşilgöz'e PKK ve bazı sol örgütlerin sempatizanları dışında oy veren Türklerin de olması!
Almanya'da da durum aynı. Türk kimliğiyle gurbetçilerimizden oy toplayıp, seçildikten sonra Türkiye aleyhine çalışan vekiller var.
Avrupa'daki seçimlerde PKK ve diğer solcu örgütlerin sempatizanı Türk asıllı adaylara karşı vatanını seven Türkler uyarılmalı!
ZUCKERBERG BUGÜNLER İÇİN VAR!
Instagram ve Facebook'un, İsrail'in saldırıları sonrasında Gazze'de yaşanan vahşeti paylaşan hesaplara yönelik sansür uyguladığı iddia ediliyordu.
Hatta bazı Filistinli kullanıcıların biyografisinde yer alan sözcükler 'terörist' olarak çevrilmişti. Instagram ve Facebook'un çatı şirketi Meta, bu durumu çeviri hatası olarak açıklayıp, özür dilemişti.
Dün bu iddialara bir yenisi eklendi.
CNN Türk haber spikeri Kaan Temeltaş şu tweet'i paylaştı:
"Bugün Filistinli bir doktorla Gazze halkının yaşadığı mağduriyete ilişkin bir röportaj yaptık. Ben de bu yayını Instagram üzerinden paylaştım. Fakat 10 saniye geçmeden kaldırıldı. 'Hesabınız silinebilir' uyarısı geldi. 'Yetersiz' yardımları eleştirmek ne zaman suç oldu?"
Şaşırdık mı? Elbette hayır!
'Büyük Birader' herkesi gözetliyor, kendine tehdit unsuru gördüğü paylaşımları da sansürlüyor!
CNN Türk muhabirinin paylaşımını bile silen Instagram ve Facebook, Gazze'deki sıradan vatandaşların paylaşımlarına neler yapmaz?
Ee Meta'nın sahibi Mark Zuckerberg bugünler için var! ABD ve İsrail'in çıkarları için şu sıralar yoğun mesai yapıyor!
QR KODLARINA DİKKAT!
İstanbul'da, araçların üzerine İBB ve İSPARK logoları taşıyan etiketler yapıştırıldı.
Etiketlerde, 'Park borcunuzu ödemek için QR kodu taratınız' yazıyor ve borcun 24 saat içinde ödenmesi gerektiği belirtiliyordu.
Ancak QR kodu taratan kişiler dolandırıcıların sahte ödeme sayfasına yönlendirildi ve kredi kartlarından para çekildi.
Bu yemi birçok insan yutar!
QR kodlar dolandırıcıların yeni gözdesi oldu.
Dolandırıcılar, kafe ve restoranlardaki QR kodlu menüler başta olmak üzere pek çok yerde sahte kodlarla telefonlara ve kişisel verilere erişim sağlıyor.
İş ilanlarında bile sahte QR kodları kullanıyorlar!
Gördüğünüz her QR kodunu telefonunuza okutmayın!
Karşınıza karmaşık anlamsız harflerden oluşan bir link çıkarsa sakın o linke tıklamayın!
Altyazı
"Affetmek, kinine kalbinde daha küçük bir oda vermektir." (A Moment To Remember)