Uludağ'da konser veren şarkıcı Hande Yener, "Magazin, mısır patlağı gibi bir şey. Herkes 'yemem' der ancak ortaya koyarsanız herkes bir avuç alır.
Sokakta beni gördüklerinde eğer elimle kamerayı kapatmaya çalışıyorsam; bu, evdeki izleyiciye yapılmış bir harekettir.
Onlara biraz ayıp etmiş hissederim kendimi.
En azından ben böyle düşünüyorum…'' demiş.
Daha önce de benzer bir eleştiride bulunan Hande, bence haklı. Verdiği patlamış mısır örneği de güzel, medyada en çok okunan haberler hep magazin olmuştur.
Özellikle yeni kuşak oyuncular, kameraları gördüklerinde muhabirlerle köşe kapmaca oynuyorlar ve sanki büyük marifetmiş gibi uzatılan mikrofonları itiyorlar.
HALK ŞIMARIKLIK SEVMEZ
Ünlü kişi konuşmak istemeyebilir ama mikrofonu eliyle itmek ya da kapatmak, gazetecilerden kaçmak hiç hoş değil. Bunu yapınca kendi camialarında 'cool' durduklarını sanıyorlar ama halk bu tür şımarıklıkları sevmez. Yeni bir film, dizi olduğunda magazinde yer almak için yarışmak ama ortada proje yoksa magazini dışlamak, muhabire kızmak; ne yazık ki Türkiye'ye özgü bir ikiyüzlülük.