Şişli'de bir mekanda ailesi için iftar daveti veren Arda Turan, gazetecilerin röportaj isteklerini geri çevirirken "Arkadaşlar bundan sonra medya kuruluşlarına konuşmama kararı aldım. Lütfen beni affedin. Artık sadece spor konuşacağım" demiş.
Geç alınmış doğru bir karar. Şimdi magazinciler düşünsün; güzel bir haber kaynağından olabilirler! Aslında Arda'nın böyle bir karar almasına gerek kalmazdı. Özel hayatını magazin medyasından gizleyememesi, sosyal medyadaki özel mesajlaşmaların internete sızması, bir de Barcelona'da uzun süre yedek kalması eklenince (bunda geçirdiği sakatlıkların da payı var) Arda'nın tırnaklarıyla kazıyarak sıfırdan yarattığı başarı öyküsü darbe aldı.
Beni asıl üzen; Arda'nın Barcelona'da sürekli yedek kalmasına ve takımdan ayrılacağına yönelik haberlere birçok insanın sevinmesi ve bunu sosyal medyada keyifle dile getirmesi. Toplum olarak başarılı insanları çekemediğimiz, başarısızlıklarından keyif aldığımız da bir gerçek. Elbette bunda Arda'nın kibirli tavırları, laflarının nereye gideceğini düşünmeden çok ama çok konuşmasının da etkisi var.
Dünyanın en zor ligi Premier League'de Arda'nın yeteneğinin yanına yaklaşamayacak birçok Uzakdoğulu futbolcu neden şans buluyor dersiniz? Çünkü Japonlar, Koreliler, Taylandlılar; bizden daha milliyetçi, kendi futbolcularını sonuna kadar destekliyorlar.
Uzakdoğulu futbolcuların ve yer aldıkları takımların formaları yok satıyor, fan kulüpleri kuruluyor, maçları çok izleniyor. Premier League takımları hazırlık maçlarını Uzakdoğu ülkelerinde yapıyorlar. Elbette Koreli, Japon futbolcular da Arda'nın yaptığı hataları yapmıyorlar.
Kısacası ne Arda yeterince profesyonel olabildi ne de biz onu sonuna kadar destekleyebildik. Bu başarısızlıkta her iki tarafın da hatası var.
Bayrampaşa'da başlayan peri masalı son dönemde büyük darbe alsa da Arda'nın hâlâ güzel bir final bölümü yazma şansı var.
Arda boşver hakkında çıkan haberleri, yazılıp çizilenleri; çık mahalledeki çocuklarla top oyna. Onların seni gördüklerinde parlayan gözlerine bak! Yeni bir başlangıç için aradığın güç onların gözlerinde saklı. Unutma, sen hâlâ onların kahramanısın!