Bu Milli Eğitimgiller gerçekten uyuyor! Şimdiki konumuz şu sevgili okur: İstanbul Milli Eğitim Müdürü Ata Özer, bir liseli filmi olan 'Ayakta Kal'a tepki göstermiş. Neymiş, mini etekli liseli olmazmış. Eğitim kurumlarının yönetmelikleri belliymiş. Formaların standartları belliymiş. Film uydurmaymış. Güldürmeyin beni efendim. Bu kadar gözü kapalı olmayın efendim. Tadınızı kaçırmak istemem ama mini etekli liseli kız bal gibi de olur. Hatta kuralların inadına olur. Liseli kız olmak böyle bir şeydir. Misal bundan 10- 12 sene önce ben lisedeyken pilili etek mecburiydi, diz üstünden kısa olmayacaktı, saçlar toplanacaktı falan. Biz bütün kızlar dar etek giyerdik. Pilili de giysek, hocalar yokken hoop! Eteği kıvırır hemen mini yapardık. Hiçbir liseli kız sizin direttiğiniz o bol ve sevimsiz etekleri giymek istemez! Saçlar ille de toplanacaktı! Oje yasaktı! Pardon? Duyamadık herhalde... Çünkü liseli kızlar saçları savurur, ojesiz çıkmaz! Müdür muavinleri ve öğretmenleri de kendilerini kandırır dururlar. Çünkü arkalarını döndükleri anda liseli kızın kendini baştan yaratması beş saniyedir. Biraz gerçeklerle yüzleşin bari. Hem kızları eğitmenin yolu formadan geçmiyor. Azıcık uyanık olun lütfen!