* 45'inde şöhret nasılmış? Güzelmiş... Bir saat boş vaktim yok, düşünebiliyor musun...
* Bir günün nasıl geçiyor? Çok az uyku. 4-5 gün setteyim, bir de dizinin dublajı var. AKM'de Modern Folk Topluluğu'nda çalıyorum ve Drum Circle var...
* Bu yoğun programında neleri özlüyorsun? Aletlerimi açardım saçma sapan şeyler çalardım. Bir bira koyardım. Televizyon izlerdim, dağlara giderdim. Eskiden kendimi mutlu ederdim...

'Vur kaç' çapkınlık değildir
* Bekar olsan çapkınlık yapar mıydın? Eh çok azı sekerdi...
* Kenan Doğulu'ya rakip olur muydun yani? Çocuğun günahını alma. Kenan biriyle beraberse hakikaten onunla beraberdir...
* Aradakileri de duyuyoruz ama... Ha o küçük şeyleri saymıyorum...
* Hangi küçük şeyler sayılmıyor? Bizim 'vur-kaç' tabir ettiklerimiz.
* Pardon anlamadım 'vur-kaç' nedir? Bir gecelik elektrik değerlendirilmesi...
* 'Vur-kaçı' nasıl konuşursunuz? Bir kız vardı, dün akşam, tam da hatırlamıyorum abi falan.
* Çapkınlığa eşin ne der? Çeker vurur karım.

Kadından yana şansım hep açıktı
* Eşinde kıskançlık var mı? Başta biraz tedirgin oldu ama esas, oğlan tedirgin. "Senin karın annem değil mi?" diyor.
* Çevredeki kadınlardan talep var mı? Tabii ister istemez. Beni zaten biliyorsun, o konuda biraz şansım açıktır.
* Hangi konuda? Kadınlar konusunda. İlgileri biraz yüksektir bana.
* Sende kadınların ilgisini çeken ne? Espriliyimdir. Benimle konuşmayı severler.
* Çapkınlık var mı? E yok artık. Vakit de yok zaten...
* Vakit olduğunda var mı yani? Yok canım, evlendik barklandık.
* Evlenince hayatından ne gitti? Özgürlük...

İki şarkıda savcı oluveriyorum
* 'Savcının Karısı'nda hafif soğuk duruyorsun, aslında öyle değilsin. İnsanlar ne soğuk adam diyorlar mı? Bayağı soğuk duruyorum dizide. Mesela insanlar normalde ünlü birini görünce sevinirler, gülerler ya, bana ters ters ve tedirgin bakıyorlar. Ben gülünce onlar da şaşırıp gülüyorlar. Bazen "Aaa gülüyormuş" diyenler de var.
* O ciddiyete girmek için yaptığın bir şey var mı? Sezen'in 1945 şarkısını düşünüyorum, o beni ciddi havaya sokuyor. Sonra o ciddiliği hafifleştirmek için içimden "Yarim İstanbul'u mesken mi tuttun"u söylerim. İkisini birden kafamdan geçirdim mi Engin Arısoy oluyorum...