Bu ülkedeki şike söylentileri, futbolun kendisi kadar eskidir. Bu ülke, şampiyonluk maçında Zalad'ın nasıl sekiz gol yediğini hâlâ anlayabilmiş değil mesela...
Ya Fenerbahçe tribünlerine slogan olan "90'da penaltı, Arif elle attı!" dizelerini hangimiz unutabildik? Şike her zaman konuşuluyordu, ama ilk defa bu Pazar sabahı ciddi bir adım atıldı.
Kim suçludur kim değildir, bilemem. Ben, futbol gelir havuzuna hatırı sayılır kaynak yaratan milyonlarca futbolseverden biriyim. Tek isteğim, ödediğim paranın hakkını alabilmek. Bu yüzden olayın patlak verdiği gün dikkatimi çeken bir durumu sizlerle paylaşmak istiyorum. Yayın haklarını aldığından bu yana Lig TV abonesiyim. Tribünlerden takip edemediğim maçları, evimin konforunda izlemek için her ay önemli miktarda bir para ödüyorum.
AVRUPA'YLA KAFA KAFAYA
Şu anda Lig TV abonesi olmak istediğinizde, (Maçların oynanmadığı dönemlerdeki şaşırtan kampanyaları bir kenara bırakıyorum) aylık olarak yaklaşık 50 TL'yi gözden çıkarmanız gerekiyor.
Aynı şekilde İtalya'da yaşayan bir futbolsever olsanız ve Serie A maçlarını evinizden takip etmek isteseniz; Sky Italia'ya ödemeniz gereken tutar yaklaşık 63 TL civarında. Üstelik bu ücrete, Avrupa liglerinden önemli maçlar da dâhil.
ARAMIZDAKİ FARK
Diyelim Londra'da yaşıyorsunuz ve Premier League maçlarını ayağınızı uzata uzata izlemek istiyorsunuz. Üstelik Premier League maçları da kesmiyor sizi, diğer liglerden görüntüler, bir de gün boyunca futbolla ilgili doyurucu stüdyo programları olsun istiyorsunuz. Sizden talep edilen ücret, yaklaşık olarak 70 TL civarında.
Neden verdim bu örnekleri?
Ben tüketici olarak, sadece Spor Toto Süper Lig'deki maçları izlemek için, Avrupalı futbolseverle kıyaslandığında hiç de küçümsenmeyecek bir ücret ödüyorum.
Üstelik onlara ulaşan yayın grafiklerini, maç önü ve arkası programlarını ve servis teknolojisini saymıyorum bile. Avrupalı futbolseverle bizim gelir farkımızı da saymıyorum… Ve ben bunun karşılığında, bir tüketici olarak; Türk futboluyla ilgili en son ve en ayrıcalıklı haberleri, Lig TV'den almayı bekliyorum.
Ama o Lig TV, Pazar günü ülke futbolunda deprem yaşanırken, hiçbir şey olmamış gibi, eski programların tekrarını yayınlamaya devam ediyor. İstiyorum ki bu konuyla ilgili uzmanlar çağrılsın, son dakika haberleri verilsin, konu masaya yatırılsın ama olmuyor.
Lig TV, sezonun en güzel gollerini yayınlamakta ısrar ediyor.
Biri bana anlatabilir mi, bir ülkede futbolun yayıncısı olan kuruluş, abonelerine böyle bir günde, sağlıklı bilgi akışı sağlamıyorsa, ne işe yarar? 'Futbolun marka değerini korumak' mı dediniz? Benim için sağlıklı ve doğru haber akışı, marka değerini koruma çabasından daha kutsaldır. 'Aziz Yıldırım' medyası söylentilerine, içimiz yana yana da olsa inanmalı mıyız yoksa...