Öncelikle intihar riskinin iyi değerlendirilmesi gerekir. Sonradan "bir şey yoktu, niye yaptı anlamadık" dememek için depresyon belirtilerini fark etmek ve intihar riskini düşünmek önemlidir. Eğer evde korunamıyorsa, bu durumda hastaneye yatırmak gerekebilir. Hastaya ve çevresindekilere depresyon hakkında bilgi vermek, iyileşmenin süre alacağını vurgulamak, hastanın yapamadığı şeyler için (iş, güç, cinsel işlevler vb.) kendini zorlamamasını söylemek önemlidir. Uygun ilaçlar, kesinlikle bir hekim tarafından başlanarak, yeterli süre ve dozda kullanılmalıdır. Bir yandan da hastanın hekimiyle psikoterapiyi sürdürmesi gerekir. İlaç kullanmak, eğer hekim öneriyorsa gerekliliktir ve kötü sonuçları engeller. Kişinin ilacını veren ve konuyu bilen hekimiyle psikoterapatik görüşmeler yapması da önemlidir. Yanlış bilinen iki konuyu vurgulamakta yarar görüyorum. Birincisi ilaç kullanmanın olumsuz olduğudur. Oysa biyolojik düzenlemeler için hekim kontrolünde (komşu önerisiyle değil) ilaç kullanmak yaşam kurtarıcı olabilir. İkincisi ise psikiyatristlerin (hekimlerin) sadece ilaç verebildikleri ve terapi yapamadıkları söylemidir. Oysa her psikiyatrist, hastasıyla tedavi edici görüşmeler için eğitimli ve donanımlıdır, ilaç verebilme bilgisi ve hakkı hekim olduğu için ayrıca vardır. Dünyada en sık görülen, en sık iş ve güç kaybına neden olan bu hastalıkla baş etmenin yolu, onu iyi tanımaktan ve uygun tedaviyi almaktan geçmektedir. Sonra istediğimiz şarkıyı eğlenerek söyleyebiliriz...