Photoshop'un ne olduğunu artık bilmeyen yok gibi. Kabaca "Çeşitli görsel efektler kullanarak gerçek görüntüyü değiştirmek" olarak açıklayabiliriz. Artık insanların sosyal medyada paylaştıkları kendi görüntülerinde photoshop kullanımı yüzde 85 oranına yükselmiş durumda. Gelelim bizim başlıktaki "Photoshop Turizmi" meselesine:
Uzmanlara göre insanlar artık tatile başlıca iki sebep yüzünden çıkıyor. Birincisi, tatil fotoğraflarını sosyal medyada paylaşıp hava atmak için. İkincisi, tatil dönüşündeki dost sohbetlerinde "domestik" kalmamak için.
Ancak bazı kullanıcılar binlerce lira harcayıp, ulaşım ve rezervasyon çilesine katlanmadan da hava atmanın yolunu buldular. Önce şort-terlik-tişört şapka kuşanıp kendi fotoğraflarını çekiyorlar. Sonra hemen her telefonda bulunan görsel efektler yardımıyla arkalarına herhangi bir turistik coğrafyayı fon alarak ister Eyfel Kulesi'nin önünde, ister Venedik kanallarından birinde, dilerlerse Fethiye Ölü Deniz ya da Bodrum Kalesi civarındaymış gibi görünüp, bir de sahte konum ekleyerek havalarını binbeşyüze çıkarabiliyorlar. Hatta photoshop programları içinde fotoğrafınızı arkadaki sahte fonun ışık ve gölgesine göre ayarlayanlar bile var.
Bakın mesela, bendeniz tüm bayram boyunca evde televizyon ve klavye başındayken nasıl da dünyayı turladım... (!)
Gökyüzünde reklam
Pilavcının biri THY uçağında servisi reddedip yanında getirdiği pilavı yiyince THY tarafından bir yıl boyunca kara listeye alındı. Haber her yerde çarşaf çarşaf yer aldı.
Birkaç ay önce de yemek yarışmasıyla ünlenen şırdancı kardeşimiz, THY uçağında kendi ürünü şırdanı yiyince aynı akıbete uğramış, o da günlerce medyada yer almıştı.
Vallahi kestirme reklamın yolunu iyi bulmuşlar. Eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürmek gibi olmasın ama sokak sokak dolaşıp midye dolma satan adamın ülke çapında tanınması, bir uçak biletine bakıyor. Reklam kemendini dünya markası THY'nin kuyruğuna geçir, onunla birlikte zirveye yüksel.
Oh ne âlâ memleket.
Türkiye'nin gururu: TOGG
Bütün dünyaya kendini kabul ettiren otomotiv endüstrisindeki gururumuz TOGG kendini bir tek aramızdaki "İstemezükçülere" sevdiremedi. Eh o zaman Fransız ulusal haber ajansı AFP'nin yaptığı son değerlendirme onlara gelsin:
TOGG ilk senesinde Tesla'dan daha fazla üretim yaptı.
Diğer elektrikli araçlara göre çok daha az hatayla çıktı ve yeni güncellemelerle hatalarının çoğu düzeltildi.
TOGG satışlarıyla, şimdiden otomotiv devi ülkeler Almanya, İtalya ve İspanya'yı solladı.
Yine parmağa dolandık
Televizyon programcılığında büyük bir yaratıcılık sıkıntısı yaşanıyor. Bu nedenle kanallar iflas eden bakkal misali hep eski defterleri karıştırıp, yıllanmış formatları yeniden ekranlara dayıyorlar.
Kanal D yıllar sonra Mehmet Ali Erbil ile Turnike formatını tozlu raflardan indirdi. Bu arada başına gelmedik kalmayan, hem kariyeri hem aşk hayatı hem de sağlığı en med-cezirli ekran karakteri Mehmet Ali Erbil bu geliş gidişleriyle Guinnes Rekorlar Kitabı'nı hak etti mi bilemem ama ben onu yeniden sağ salim ekranlarda görmekten mutluyum.
Özetle: döndük dolaştık yine Mali'nin parmağına dolandık...
Ne demiş?
"Üveye etme özünde bulursun, geline etme kızında bulursun.." (Evrim Akın'la Ev Gezmesi programında Ankaralı türkücü Hüseyin Kağıt'ın hatırlattığı halk deyişi)
Gaf kürsüsü
Atv'nin Alan yarışmasında yarışmacı Ahmet, Yerebatan Sarnıcı fotoğrafına "Tren istasyonu" demesin mi?
Zap'tiye
Aradaki 7 farkı bulun.