Gündüz reality programlarının şirazesi hepten kaydı. Her gün ayrı bir iğrenç hikaye irin gibi ekrandan taşıp odalarımıza doluyor.
Show TV'deki Didem Arslan Yılmaz İle Vazgeçme programında 75 yaşındaki Necmettin bey ile 43 yaşındaki sevgilisi Sevim hanım tarafından dolandırıldığı iddiasıyla programa başvurmuştu.



Adam, kuaför sevgilisinin Bahçeşehir'deki dükkanında hanımlara yaptığı edep yeri ağda işlemlerinin görüntülerini kendisine gösterdiğini iddia etti. Sunucu Didem Arslan Yılmaz büyük bir şaşkınlık içinde "Peki ama neden?" diye sorunca, adamdan inanılmaz bir yanıt geldi: "Kendisininkiyle karşılaştırmam için..."
Buraya kadar yazmakta zaten zorlandım. Daha fazlasına dermanım yok.
Sözün özü, son durumumuz budur.

Gel de Danimarka'yı kıskanma
Son günlerde Danimarka'nın en önemli gündem maddesi Başbakan Mette Frederiksen'in doğrama tahtası.
Hanımefendi, evinin mutfağından Instagram'da bir tavuk yemeği tarifi paylaşmış ve ortalık ayağa kalkmış. Çünkü Başbakan'ın doğrama tahtasında tavuk ve sebzeler yan yana duruyormuş. Malum, tavuk ile diğer ürünler aynı doğrama tahtasının üzerinde kesilmez.



Aksi halde tavuk etindeki bakteriler diğerlerine de bulaşır. Bu gerçekten hareket eden takipçiler de sorumsuzluğu yüzünden Başbakan'ı sosyal medyada parça pinçik etmişler.
Ahh, ah!.. Ne zaman şöyle sabun köpüğü bir gündemimiz olacak? Felaketsiz, kazasız, terörsüz, cinayetsiz, siyasi sabotajsız bir günümüz geçmiyor ki...
Kıskançlığım işte bunadır.


Büyük gizem
Haydar Pınarcı, Türkiye'nin en yetenekli ve tecrübeli spor foto muhabirlerindendir. Ben de spor muhabirliği yaptığım dönemde onunla beraber çalışma ayrıcalığını yaşayanlardanım. Sabah Spor'da çalışan Pınarcı'nın çektiği fotoğrafları hâlâ hayranlıkla izliyorum.



Haydar ağabey geçenlerde son derece ilginç bir paylaşım yaptı. BeIN Sports ekranından bir fotoğraf alırken, araya sıkışan kareyi yakaladı. Düşündüm ve böyle bir şeyin nasıl gerçekleştiğine dair hiçbir açıklama bulamadım. Canlı yayınlanan bir maçın içine dizi sahnesi nasıl girebilir? Subliminal bir algı operasyonu mu yoksa paralel evrenin sobe'lenmesi mi? Karar sizin...

Direksiyonsuz Ferrari
Fenerbahçe bu sezon 27 transfer yaptı. Ama bunca isim arasında oyun kuracak, takıma yön verecek, "10 numara" niteliklerine tam olarak sahip tek bir oyuncu yoktu.
Bu iş için Tadiç alındı ama o da merkez oyuncusu değildi. Bir ayağı hep sol çizgiye basacak şekilde oynamayı seviyordu. Fenerbahçe en çok ihtiyaç duyduğu "maestro"yu bulmak yerine, hep yaylıları, vurmalıları, nefeslileri değiştirip durdu. Öyle olunca da ortaya senfoni yerine "kakafoni" çıktı.
Aslında Fenerbahçe'nin kadrosu pek çok teknik direktörün ağzını sulandıracak kadar zengin ve şatafatlı. Yani ilk bakışta garajda pırıl pırıl bir Ferrari duruyor. Ne çare ki direksiyonu yok...

Gaf kürsüsü
ABD'de sırf sosyal medyada beğeni almak için engellilere saldırıp darp eden ve bu görüntüleri "iftiharla" paylaşan adam (!) bir kez daha insanlığın nereye gittiğini sorgulattı.

Zap'tiye
Dikkat dikkat! Kışlığını yapacak kış aranıyor.

Ne demiş?
Simge Sağın "Kendinden neden ayrılırsın?" sorusuna ilginç bir cevap verdi: "Teşekkür ederim, çok pis bir soru..."