Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Trafikte neden sinirliyiz?

Trafikte sudan sebeplerle birbirimize saldırmak neredeyse ata sporumuz haline geldi. Beyzbol ligi olmamasına rağmen, dünyanın en fazla beyzbol sopası satılan ülkesiyiz. Her bagajda bir "Haydar" hazır bekliyor.
Peki trafikte neden bu kadar sinirliyiz? Sebebini uluslararası bir araştırma ortaya koydu: İstanbul, ortalama yüzde 62'lik yoğunlukla dünyanın trafiği en sıkışık şehri olmuş. Alın size utanılacak bir şampiyonluk daha...
Peki bu stresi azaltmak için ne yapabiliriz?



1- Hedefinize doğru -eğer mümkünse- erken ya da geç varmaya çalışın. Alternatif güzergahları öğrenin ve mutlaka trafik yoğunluğunu internetten kontrol ederek yola çıkın.
2- Sakinleştirici müzikler dinleyin.
3- Kaba, saldırgan ve kural tanımayan sürücülerden gülümseyerek intikam alın.
4- Yayalara, diğer sürücülere yol vermek için fırsat kollayın. Onlardan alacağınız teşekkür, dua ve gülümsemelerin gününüzü güzelleştireceğini ve stresinizi alacağını fark edeceksiniz.
5- Eğer aracın içinde aileniz ya da arkadaşlarınız ile birlikteyseniz, kelime türetme gibi oyunlar oynayın.
Trafik sıkışıklığına odaklanmaktan kurtulup, seyahat sürenizin kısaldığını hissedeceksiniz.
6- Açlık, en önemli öfke nedenlerinden biridir. Aracınızda mutlaka masum atıştırmalıklar ve su bulundurun.
7- Eve dönerken birazdan sıcacık yuvanızda ev kıyafetleriyle dinleneceğinizi hayal edin ve bunun için kendinize telkinde bulunun.

84 yaşında araç sürülür mü?
Geçen hafta İstanbul Kağıthane'de çok acı bir olay yaşandı. 6 yaşındaki bir çocuk, scooter ile caddeye çıkınca bir aracın altında kalıp ağır yaralandı.
Tabii ki 6 yaşındaki bir çocuğun caddede scooter kullanması, ebeveynleri açısından büyük bir hata ama hangimiz her sözümüzü çocuğumuza geçirebiliyoruz ki? Allah o çocuğumuza tez zamanda şifasını versin inşallah.
Olayın bir başka dehşet verici ayrıntısı ise aracı kullanan sürücünün 84 yaşında olması. Evet, insan ömrü uzadı ama 65'ini geçen sürücülerin her yıl sağlık kurulundan rapor almasını zorunlu kılma vakti gelip de geçmedi mi? Bana küsmesini göze alarak rahmetli babamın altından 70'ini geçtiğinde otomobilini almıştım. Çünkü hem kendisi, hem diğer sürücüler için tehlike arz etmeye başlamıştı.
Lütfen çocuklarımızı ve yaşlılarımızı trafik canavarından uzak tutmak için geç olmadan inisiyatif kullanmaktan geri durmayalım.

Oyun oynamayı bilmiyoruz
Hakem Halil Umut Meler'e yapılan saldırı ile kahvehanede birbirlerinin kafasına okey ıstakası ile vuran dedeler olayının aynı haftaya rastlaması tesadüf değil, ilahi bir işaret olmalı.
Yazının özü aslında başlığında: "Oyun oynamayı bilmiyoruz." Evet, futbol nihayetinde bir oyun. Tıpkı okey gibi... Peki oyun neden oynanır? Eğlenmek için. Ama oyunu oyun olmaktan çıkartıp, içine "para kazanma hırsını" katarsak, arıza da kendiliğinden gelir.
Futbol, oyun olmaktan çıkıp ekonomik bir sektöre dönüşeli uzun süre oluyor. Eh dedeler de belli ki okeyi "emekli maaşlarına katkı" olarak görüyorlar.
Lütfen paranın kirletmesine izin vermeden "oyunumuzu" oynayıp, eğlenelim...

Şeref kürsüsü
Habertürk canlı yayınında "Bu şarkıyı Gazze'de katledilen tüm siviller için söylüyorum ve bu bayrağı da burada açıyorum" diyerek boynuna doladığı Filistin bayrağıyla piyanosunun başına geçen Sinan Akçıl'ı yürekten kutluyorum.




Zap'tiye
Her şeyin çakmasını görmüştüm de "merdiven altı oto galeriye" evimin yolu üzerinde rastladım!

Ne demiş?
Magazin muhabiri, Hülya Avşar'a sordu: "Nasıl bir karakter canlandırmak isterdiniz?" Avşar Kızı yine muzipti: "Karaktersiz bir karakter..."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA