Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Hadım edilsinler!

Amacım bir pazar gününde canınızı sıkmak, midenizi bulandırmak değil elbette. Ama olan bitenler karşısında dilsiz şeytana dönmek de istemiyorum. Fuzuli'nin dediği gibi "Konuşsam tesiri yok, sussam gönül razı değil" ikileminin içinde kendime çıkış yolu arıyorum. Yine de bir basın mensubu olarak bugün susarsam, yarın vicdanıma hesap veremem.
Aynı gün içinde iki tiksindirici haber: Bir Ekşi Sözlük kullanıcısı, bir bebeğe tecavüz ettiği sıradaki fotoğraflarını bir başka Ekşi Sözlük yazarına gönderip duruyormuş. Yazarın iddiasına göre, Ekşi Sözlük yönetimi bunu dile getiren yazılarını silmiş. O da internet medyasından yardım isteyince olay açığa çıkmış. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı failin bulunması için harekete geçmiş.
İkinci olay: İzmir'de bir devlet hastanesinin erkek hemşiresi, ölmek üzere olan 65 yaşındaki kadın kanser hastasına tecavüz ederken yakalanmış. Kadın kısa süre sonra hayatını kaybederken, sapık hemşire 40 yıl hapis istemiyle mahkemeye çıkarılmış.
Allah'ım, biz nasıl bir dünyanın içine düştük? Kıyamet mi, yeni Nuh tufanı mı, neyi lâyık görüyorsan bir an önce başlat da bitsin bu utanç ve çile... Ama önce bu sapıkların, en ağır cezayı almalarıyla birlikte, meydanlarda hadım edilmelerini görmek istiyorum.
Yoksa gözlerim açık gideceğim... Oh... Söyledim işte...

Bunu bize yapabilirler mi?
Koca Almanya, dış politikada mum gibi eriyor. Önce Tel Aviv'deki havaalanındaki hava saldırısı alarmı verilirken Şansölye Olaf Scholz uçağın altına kapaklanmıştı. Aynı Şansölye daha sonra ortak basın toplantısında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Biz Holokost (Soykırım) gibi bir cendereden geçmedik. Kimseye borcumuz yok. Onun için burada dilediğim gibi konuşuyorum" sözlerine karşılık gıkını çıkaramamıştı.
lmanya'nın uluslararası saygınlığını dibe vurduran son olay ise Katar'da yaşandı.



Alman Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier, hiçbir Katarlı protokol üyesinin karşılamaya gelmemesi üzerine uçağın kapısında yarım saat bekledi. Bunun, Steinmeier'in daha önceki durağı İsrail'de "Hamas yeryüzünden kaldırılmalı" demesine karşılık, Katar tarafından ödetilen bir bedel olduğu konuşuldu. (Bu vesile ile Katar'a bir "Helal olsun" daha...)
Peki herhangi bir ülkenin protokolü, bizim Cumhurbaşkanımızı ya da Dışişleri Bakanımızı uçağın kapısında yarım saat bekletebilir miydi? Hiç sanmıyorum. Benim bildiğim Erdoğan ve Fidan, daha 20 dakika dolmadan, kaptana kalkış talimatını vermişti.

Bir "Ben demiştim" haberi daha
İnsan "Ben demiştim" demekten, sürekli haklı çıkmaktan yorulur mu? Ben yoruldum işte...
Efendim, daha 15 gün önce, yaşadığım Sarıyer ilçesinin tepe mahallelerinde pek çok yamacın heyelan tehlikesi içerdiğini yazmıştım.
Hatta komşularımı uyarmak için üşenmeyip, olayın vahametini anlatan bir de video çekip paylaşmıştım. Demiştim ki "İlk şiddetli yağmurda bu kayalar yola ve gecekonduların üzerine düşecek."



Nitekim benim bu videoyu çektiğim yere kuş uçuşu 500 metre mesafede son yağışların ardından koca kayalar yola yuvarlandı. Allah'tan o sırada yoldan geçen yoktu.
Hiçbir önlem almayıp işi tamamen Allah'a havale etmekle nereye kadar?

Zap'tiye
Güzellik salonlarından bunca "çirkinlik" çıkacağı kimin aklına gelirdi ki?..

Gaf kürsüsü
Bir dönem ABD Dışişleri Bakanlığı'nda çalışan eski diplomat Stuart Seldowitz, New York'ta bir Müslüman sokak satıcısına "Sen teröristsin, ailen de Hamas'a hizmet ediyor" diyerek İslamofobinin kitabını yazdı.

Ne demiş?
Manchester United maçı sonrası bir taraftar, Galatasaraylı Kerem Aktürkoğlu'nu kutladı: "O ne goldü be!.." Kerem tevazuu elden bırakmadı: "Arada oluyor öyle şeyler ya..."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA