Buradan, hangi partiye gönül verirse versin tüm vatandaşlara Teknofest Festivali'ni ziyaret etmeye çağırıyorum. Eğer afetlerin üzerimizde yarattığı olumsuz psikolojiyi silkelemek, seçim arifesindeki siyasi gerginliğin yarattığı stresten kurtulmak ve ülkeniz adına gerçekten umut dolmak istiyorsanız, adresiniz 27 Nisan-1 Mayıs tarihleri arasında İstanbul Atatürk Havalimanı'nda düzenlenecek Teknofest olsun.
Geçen yıl festivali ziyaret etmiş, nasıl moral bulduğumu, nasıl Türk olmaktan gurur duyduğumu, ürettiğimiz müthiş teknolojiyi ve bu yolda emek veren başarılı gençleri görünce nasıl umutla dolduğumu bu sütunlarda uzun uzun anlatmıştım.
Bu yıl ise dünyaya parmak ısırtan MMU (Milli Muharip Uçak) ve Kızılelma da orada olacak. Eşimi, kızımı yanıma alıp saatlerce festivalin keyfini çıkaracak ve eve hem mutlu hem de umutlu bir aile olarak döneceğiz inşallah.
Sadece o kadar mı? Deniz Kuvvetlerimizin en büyük savaş gemisi TCG Anadolu da hizmete girecek. Üzerine gururumuz İHA ve SİHA'ların iniş kalkış yapacağı, aynı zamanda çıkarma gemisi ve taktik komuta merkezi olarak kullanılabilen, içinde zırhlılardan helikopterlere kadar pek çok savaş aracını barındırabilen TCG Anadolu, mavi vatanın yılmaz bekçilerinden biri olacak. Bugün ayrıca ilk gözlem uydumuz İmece de uzayda olacak.
Bu ay halkımız ilk yerli ve milli otomobilimiz TOGG'u da kullanmaya başlayacak. "Hani nerede? Yapamazsınız" diyenlerin yüzü de "Anadolu kırmızısına" boyanacak.
Ve... 20 Nisan'da Karadeniz gazımız karaya çıkacak ve halkın kullanımına açılacak. Üstelik yeni müjdelerle birlikte. Nereden nereye? Tüp gaz kuyruklarından, yerli doğalgaza...
Aynı günlerde deprem bölgesindeki yeni binaların yükselişine şahit olacağız. EYT'liler ilk maaşlarını, emekliler zamlı bayram ikramiyelerini alacak. Asgari ücretlilerin yüzü yeni haberlerle gülecek. Bu bahar esnaf, işçi, memur, çiftçi, öğrenci yeni ekonomik destekler, faizsiz kredi olanakları ve vergi/ borç silinmesi ile rahat bir nefes alacak.
Bahar lafla gelmez, icraatla gelir. Bu ülkeye sadece bir kez değil, daha çoook baharlar gelecek...
Bir garip iftar
Fotoğraf, CHP'li yöneticilerin katıldığı bir iftar yemeğinden... İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu yan yana... Yalnız, masada ilginç bir detay var. Daha ezan okunmadan sofraya çaylar servis edilmiş. Dahası, çay bardaklarının bir tanesi yarım, yani içilmiş...
Zaten Kılıçdaroğlu ve Kaftancı'nın seccade gafleti, siyasi ve sosyal platformlarda yeterince hassasiyet yaratmışken, inançlara karşı biraz daha dikkatli, özenli davranmak gerekmez mi? Oruç tutarsın, tutmazsın, onun tartısı bizim değil, Allah'ın (C.C.) tartısında. Dileyen, dilediği tercihi yapabilir. Ama bir ülkeyi yönetmeye talip olanlardan insan biraz daha saygı ve samimiyet bekliyor.
Gaf'let kürsüsü
Andorra'yı 4-1 yenen U19 Kadın Milli Futbol Takımımız, iki cezalı oyuncu oynattığı için 3-0 hükmen mağlup sayıldı.
Zap'tiye
Hadise bayramdaki tek konser için 2 buçuk milyon lira alacakmış. Dakikası 20 bin 833 liraya geliyor. Yani bir dakikada 2 buçuk asgari ücret... Bayramın kime geldiği belli...
Ne demiş?
Atv'nin yarışması Milyoner'deki ilginç soru şöyleydi: "Hangisi genellikle ağız yoluyla aşınmaz? A) Dilaltı B) Pastil C) Şurup D) Fitil." Yarışmacı Hayrettin: "Evet, fitili çok yedik." Kenan İmirzalıoğlu: "Yiyen bilir Hayrettin Bey, yiyen bilir..."