Format yokluğunda, oyunculuk yarışmaları yeniden hortladı. Star TV'de perşembe akşamı gala yapan 'Geleceğin Starı', 16 genç yetenekten 'star' yaratmak için yola çıkan bir yarışma. İlk gece reytingleri ne yazık ki pek iç açıcı değildi. (Total'de 18'inci, AB grubunda 7'nci oldu) Nedenlerine gelince... Öncelikle, bu tür yarışmalarda gençler yarışıyor gibi görünse de asıl performans sergilemesi gerekenler jüri üyeleridir. Hamdi Alkan, yönetmenlik ve yetenek keşfinde iyidir. Nurgül Yeşilçay hem dobradır, hem iyi resim verir. Fırat Parlak ise 'Arkadaşım' serisi ile tiyatro-televizyon kombinesini formüle etmiş bir isimdir. Ama bu kadarı bir yarışma programını kurtarmaya yetmez. Ben jüriyi biraz renksiz ve etkisiz buldum. Neredeyse her yarışmacıyı başarılı buldular, tüm skeçlere -her nasılsa- bayıldılar. Sözünü sakınmadığını bildiğimiz Nurgül Yeşilçay bile sakinleştirici papatya çayı içip de koltuğa oturmuş gibiydi. Jürinin tamamı kanatlı meleklerden ve iyi polislerden oluşunca da ortaya tekdüze, heyecansız, cazibe içermeyen bir yarışma çıktı. Sunucu Müjde Uzman da monotonluğa ayak uydurunca, işin keyfi hepten kaçtı. Bir de naçizane tavsiye: Jüri; abartılı oyunu, karikatürize tiplemeyi ödüllendireceğine, 'mütevazı oynayıp izleyicinin gönlünü çalmayı başaranları' cesaretlendirse daha iyi olmaz mı? Böylece yalnızca geleceğin starını bulmakla kalmayıp halihazırdaki starların geleceğini de kurtarmış olurlar.