Miss Turkey birincisi Itır Esen'in tacının geri alınması büyük tartışma yarattı. Sebebi, Esen'in 15 Temmuz'un yıl dönümünde paylaştığı ve şehit kanıyla kendi regl dönemini küstahça bir tutan sosyal medya mesajıydı. Peşin peşin söyleyeyim;
Miss Turkey Organizasyonu Başkanı Can Sandıkçıoğlu başta olmak üzere bu kararda imzası olan tüm yetkilileri yürekten kutluyorum.
Evvela şunun altını çizmek lazım:
Güzellik yarışmalarında eğer sadece fiziksel güzellik tartılsaydı, yarışmacılara podyumda soru sorulmazdı. Bilindiği gibi her yarışmada, adaylara kendilerini ifade etmeleri, hayat görüşlerini ve vizyonlarını ortaya koymaları için sorular yöneltilir. Verdikleri yanıtlar, jürinin değerlendirmesinde çok önemli bir yer tutar.
Yani vücut ve yüz güzelliği kadar, kalp ve beyin güzelliği de tartıya çıkar. Ayrıca bu yarışmalarda dereceye girenler, ülkelerini uluslararası organizasyonlarda temsil etmek gibi son derece önemli bir sorumluluğu da üstlenir, adeta bir yıl boyunca o ülkenin yüzü olurlar. İşte bu nedenle yarışmacıların kullandığı her kelimenin önemi büyüktür.
Ülkesinin fedakar şehitlerinin ruhlarını inciten, geride bıraktıkları ailelerini üzen böyle bir tweet'in sahibinin 'güzel' olmasına ve ülkemizi temsil etmesine tabii ki imkan yoktur. Bu arada Itır Esen'in savunma olarak seçtiği cümle de tacının geri alınma kararının ne kadar doğru olduğunu kanıtlar cinstendi. Esen, 'Menstürasyon (regl) döneminde olduğum için böyle bir mesaj paylaştım' demiş. Evet, adet dönemlerinde kadınların ruh halinin değişmesi bilimsel bir gerçektir. Ama asla şehitlere saygısızlık etmenin mazereti olamaz.
Yıllar önce Hülya Avşar'ın da birincilik tacı geri alınmıştı.
Sebebi, başından bir evlilik geçmiş olmasıydı.
Yıllar sonra bu kez 'ruh bekaretinin' önemsendiği bir organizasyon görmek ne güzel...