Önce yiğitlere haklarını teslim etmeliyim. Karşıt görüşlü medya mensuplarının köşelerinden birbirlerine hakaret yağdırdıkları bir dönemde, Beyaz TV'nin CEO'su, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in oğlu Osman Gökçek'in, Sürmanşet programına Hürriyet'in eski genel yayın yönetmeni ve medyanın en çok tartışılan ismi Ertuğrul Özkök'ü davet etmesi, Özkök'ün de daveti kabul ederek canlı yayına çıkması takdir edilecek davranışlardı.
Benim işim siyaset yazmak değil. Bu nedenle programı sadece televizyonculuk tekniği üzerinden değerlendirmek istiyorum. İlk söz olarak, Sürmanşet'in muazzam bir tartışma programı olduğunu ve Osman Gökçek'in pek çok deneyimli programcı ve usta gazeteciyi kıskandıracak bir performans sergilediğini söylemeliyim.
Belli ki konuğuna haftalarca özel olarak hazırlanmış.
Neredeyse 10 yıl içinde Özkök'ün kaleme aldığı tüm yazılarını, gazetesine attığı tüm manşetleri okuyup analiz etmiş, notlar çıkarmış, çıktılar almış. Bunlara kendi görüşünü destekleyecek belgeler ekleyip savlarını sağlam argümanlara yaslamış.
Programın son karesinde ortaya sürekli özür dilemekten yorgun düşmüş, bıkkın, bezgin ve canlı yayına gelip geleceğine bin pişman bir Ertuğrul Özkök portresi çıktı. Osman Gökçek ise etkileyici münazara yeteneği, güçlü hitabet tarzı ve gözünü budaktan esirgemeyen mantıklı sorularıyla tüm teknik puanları topladı.
Bundan sonra gözüm her çarşamba akşamı Sürmanşet'te olacak.