Köşemizin müdavimlerinden M.Gökalp Metin, televizyon sektörünün kanayan yarası "boşa giden işler, havaya savrulan paralar ve israf edilen emekler, tac'a çıkarılan izleyiciler" konusuna farklı bir açıdan yaklaşmış: "Merhabalar Sayın Aytuğ, severek izlediğim iki dizi erken final yaptı ve ben hiç şikayetçi değilim, hatta seviniyorum bile. Giriş alışık olduğunuz gibi değil, farkındayım ama açıklayabilirim. Eski Hikaye ve Kayıp'tan bahsediyorum. İkisi de biraz polisiye, kafi miktar dedektiflik, yeter miktar sır bulunduran dizilerdi. Ve bu dizilerin 17-18'inci bölümlerinde sona ermesi, hikayenin temposunu, izlenebilirliğini arttıran unsurlar oldu. Hele bir de senaristleri 18'inci bölümün final olacağını bilerek yola çıksalardı çok daha tempolu, çok daha doyurucu şeyler izlerdik. Yanılmıyorsam ATV'de yayınlanan Son isimli dizi, başladığında kaç bölümde biteceği belli olan bir diziydi ki yine yanılmıyorsam ABD'ye satıldı. Şu anda televizyonlarımızda yapılan, hızlı ve sürükleyici bir giriş, 6'ncı bölümden sonra düşen tempo, ilk sezon sonuna doğru hızlı bir tırmanış, sezon sonunda ölüm döşeğinde oyuncular, yeni sezonda bambaşka ruh halleri vs. şeklindeki klişeler bir an önce terk edilmeli. Kore dizilerinin de bir bildiği var neticede..."