Bu yazı cuma sabahı yazılıyor. Yani henüz 50'nci Altın Portakal'da kazananlar (ya da kaybedenler) açıklanmadan önce... Bir yıllık film izleme ihtiyacımı Antalya'da bir haftada karşıladım. Öyle ki hayata 'kadrajdan' bakar oldum.
'Ulusal Film Yarışması' kategorisinde Sev Beni, Meryem, Uzun Yol ve Kutsal Bir Gün; bana göre biraz daha öne çıktı. Özellikle, Kutsal Bir Gün bana göre hem edebi değeri olan senaryosu, hem oyunculukları, hem de sinema diliyle diğerlerinden ayrılıyor gibiydi. Festival ödüllerinin ekseriyetle Meryem ile Kutsal Bir Gün arasında paylaşılacağını düşünüyorum.
Ne kadar düşünsem, kafa yorsam da zihnimde ve yüreğimde bir türlü anlamlandıramadığım Mavi Dalga ise marjinal/entelektüel kesimden büyük övgü aldı. Ödül verilirse şaşırmayacağım!
ACABA KAÇI TUTACAK?
En İyi Erkek Oyuncu ödülüne en yakın isim olarak Kutsal Bir Gün filmindeki muhteşem performansıyla Ali Düşenkalkar'ın yakın olduğunu düşünüyorum. Onu bir tek Meryem'deki İsmail Hacıoğlu zorlayabilir. En İyi Kadın Oyuncu dalında adayım Meryem'deki başarısıyla Zeynep Çamcı. En İyi Yardımcı Erkek'te Meryem'den Mustafa Uzunyılmaz, Sev Beni'den Güven Kıraç ve Uzun Yol'dan Murat Muslu dikkatimi çekenler. En İyi Yardımcı Kadın kategorisi ise jüriyi çok zorlayacak gibi. En İyi Yönetmen adayım; Meryem filmiyle Atalay Taşdiken. Görüntü yönetmenliğinde ise Sev Beni'yi şanslı görüyorum. En İyi Senaryo da Meryem, Sev Beni ve Kutsal Bir Gün arasında gidip gelir.
Siz şu anda biliyorsunuz ama ben bilmiyorum.
Neyi mi? Tahminlerimden kaçının tuttuğunu... Ama çok iyi bildiğim bir şey var; sonuç ne olursa olsun, Arda Kural kazandı. Onu Kutsal Bir Gün'de keyifle izledim. Kural'ın geçirdiği rahatsızlığı atlatıp oyunculuğa dönmesine çok sevindim. Sinemanın 'tedavi edici' olduğunu söylerlerdi de inanmazdım. Devam et Arda kardeşim, harika gidiyorsun.