Yeni yayın dönemiyle beraber sadece diziler ve programlar değil, yeni reklam filmleri de izleyicinin huzuruna çıktı. İçlerinde izlemekten sıkılmadığım, 'Ah keşke şöyle olsaydı' dediğim ya da sosyal mesajlar süzdüğüm çalışmalar var. İşte onlar:
Bir ilaç firmasının hazırlattığı burun tıkanıklığını önleyen ilaç reklamındaki bebekler bir harika. Tabii ki henüz 'Agu' çağındaki el kadar bebeler öyle uzun ve anlamlı cümleler kurmuyorlar.
Dijital teknoloji ve görsel efektlerle artık bebekleri ana karnında bile konuşturmak mümkün!
Reklamı cazip kılan ise şahane diyalogları. Hele finaldeki 'O burun tıkancak arkadaş' resti yok mu?
Bir de Ajda'lı petrol şirketi reklamı var ki, insan gözünü Süperstar'dan alamıyor. Sanırsınız 20'sinde genç kız.
Estetik, mestetik... Makyaj, kamuflaj... Eğer şov dünyasında aslolan 'iyi görünmek' ise Ajda bunu layıkıyla başarıyor.
Hem de yarım asırdır...
Ajda'yı jilet gibi kırmızı spor arabanın direksiyonunda görünce ister istemez aklıma 1980'in Eurovision klibi geldi. Hani 'Petrol'ün tanıtım klibinde Ajda, herkesin benzin kuyruğunda inim inim inlediği dönemde eşeklerin çektiği 350 SLC Mercedes'in direksiyonuna geçmişti ya, işte o klip... Keşke reklamın içine o klipten bir anlık görüntü serpiştirilseydi de, nereden nereye geldiğimizi daha iyi görseydik...
Bir de kuruyemiş reklamı dönüyor şimdilerde. Son yıllarda modaya dönüşen 'insan yüreğine dokunan' reklamlardan biri... Aile, yurt dışından otomobille Türkiye'ye dönüş yapıyor. Arka koltuktaki küçük çocuk 'memleketin' ne demek olduğunu o yolculuk sırasında öğreniyor.
Gurbetçi aileye herkes güler yüzle 'Hoşgeldin' deyince; çocuk, babasının ünlü biri olduğunu sanıyor. Memlekete huzur egemen. İnsanlar televizyonda Kemal Sunal filmlerine gülüp çekirdek çitliyorlar. Sonra yolda otomobilleri bozulunca hiç tanımadıkları bir aile gelip bizimkilere yardım ediyor filan...
FİKRİ DEĞİŞMEDEN
Gelin görün ki, bizim memlekette gurbetçileri yıllarca 'yolunacak kaz' olarak gördük.
Yollarda en fazla cezayı onlara kestik. Turistik yerlerde onlardan iki katı para aldık. Dahası, gurbetçilerin güzergahına çivi döküp lastikleri patlayınca, onları bir güzel soyduk...
Umarım, ailenin Türkiye tatili uzun sürmez de çocuğun 'memleket' hakkındaki fikirleri değişmez!
