Teoman'ın albümünü her zaman heyecanla beklerim. Zira içlerinden en az bir tane 'işte benim şarkım' diyeceğim beste çıkar.
Teoman'ın hem sesini severim, hem şarkı söyleme tekniğini, hem de melodilerle birlikte şarkılarının içine sinen o felsefi derinliği beğenirim. Gönülçelen, Rüzgar Gülü, 17, Papatya, İstanbul'da Sonbahar ve ille de İki Yabancı... Gerçekten de hayatımda çok özel yerlere sahip Teoman şarkılarıdır.
Ama bu kez yeni albümü Aşk & Gurur'da aradığımı bulduğumu söyleyemeyeceğim. Sözler yine çok iyi ama bu kez melodiler bende aynı etkiyi yaratamadı. Galiba Teoman'ın şairliği, besteciliğini geriye düşürmüş... Birazcık 'Tesadüfen' şarkısı ilgimi çekti. Onun dışında eski albümlerinde olduğu gibi beni alıp götüren bir şarkıya rastlamadım.
Bir de Teoman'ın en az iki şarkısında 'martı' teması kullanması dikkatimi çekti. Her ikisinde de, romantizm klasiği 'Deniz ve Mehtap' tonlarına rastladım. Belli ki etkilenmiş....
Yine de umutsuz değilim. Belki de ilk dinleyişte 'Teoman havasında' değildim. Albümü farklı ortamlarda defalarca dinlemeye devam edeceğim. Dinledikçe, seveceğim şarkılar yakalamayı umuyorum. Zira Teoman, her zaman Teoman'dır... Aceleci davranıp müziğine saygısızlık etmek istemem...