Dikkatli, özenli ve yapıcı eleştirileriyle zaman zaman köşemizde kendine yer bulan okurumuz Taner Öztürk bu hafta da Behzat Ç. dizisini masaya yatırmış:
"İyi günler Yüksel Bey, sevdiğimiz dizilerin düştüğü hatalar bizleri size yazmaya teşvik ediyor.
Sesimizi de ancak böyle duyurabiliyoruz. Buna aracılık ettiğiniz için teşekkürlerimi borç bilirim. Bu seferki yorumum Behzat Ç. ile ilgili...
Diziler beğenildikleri çizgiden çıkınca seyirci kaybı yaşarlar. Pazar geceleri tek seyirliğim olan, Türk televizyon tarihinin en gerçekçi polisiye dizisi diye tanıdığımız ve zevkle seyrettiğimiz Behzat Ç.'nin son bölümü, konusu ve işlenişi ile şimdiye kadarki çizgisinin dışına çıkıp biraz aceleye gelmiş hissi verdi. Neden mi?
1- Cinayet Masası'nın çocuk kaçırılması olayı ile ne ilgisi var? Daha önceki bölümlerde birimlerin ayrılığının vurgulandığı dizide, sadece kızını özlüyor diye Behzat amirin birim dışındaki göreve dalması, buna da savcının göz yumması ana temaya çok ters kaçmamış mı? Bu da akla tek bir soru getiriyor. Acaba Behzat amir, Arka Sokaklar'ın reytinglerinden etkilenip her olaya dalmaya mı karar verdi?
2- En sonunda yakalanan sanığın anlattığı, 'Yok artık' dedirtecek kadar kurgulanmış hikaye inandırıcı olmuş mu? Bir tatil kasabasında tecavüze uğrayan kız, Ankara'da bir erkek arkadaş buluyor.
O da tecavüzcülerin yakın arkadaşı çıkıyor. En hayali dizide bile olsa 'Yok artık' dedirtebilecek olay, en gerçekçi dizide olunca söyleyecek kelime bulmak biraz zor olmuyor mu?
3- Kız kaçırılıyor, ikinci telefon bekleniyor. Amir orada, savcı orada, teknik takip ekibi üçüncü telefona anca yetişiyor. Sonraki telefonların teknik takibi bile yapılmıyor.
4- Telefon kulübesine giden ekip, orayı gören bir kamera varken, kayıtların örneklerini alıp olay saatinde telefon açan kişiyi tespit etmek yerine yaşlı bir teyzeye bel bağlıyor.
5- Aynı yerde kamp yapacak kadar samimi arkadaşlar birbirlerinin sesini tanımıyor.
6- Harun'un yeni babası 10'uncu veya 11'inci bölümde ceviz tüccarlığı kisvesi altında eroin satan amcaydı. (Bunu geçen perşembe köşemizde yazmıştık.) Dergici çocuk vakasında açığa alınan karakol müdürü, radyo sahibi olmuştu. Kimlik tespitindeki yaşlı teyze de, daha önceki bölümde Harun'dan hoşlanmayan yaşlı teyzeydi.
Her ne kadar olaylar kurgudur denilse de, biz Behzat Ç.'yi daha samimi, daha gerçeğe yakın tipler ve replikler var diye seviyoruz. Umarız dizi bu çizgisini kaybetmez. Saygılarımla..."