Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

İşte televizyonun gücü

Televizyonun sadece bir eğlence aleti olup olmadığı tartışılır, durur. Kimine göre en etkin kitle iletişim aracıdır, kimine göreyse aptal kutusu... Ama Tunus ve Mısır'da yaşanan son olaylar, televizyonun aslında kitleleri harekete geçirebilen en güçlü 'motor' olduğunu kanıtladı. El Cezire televizyonu aylardır Arap ülkelerinin sokaklarında halka mikrofon uzatıyordu. Halkın ezilmişliğe, antidemokratik uygulamalara, ekonomik güçsüzlüğe, işsizliğe, baskı rejimine karşı nasıl için için kaynamakta olduğunu tüm dünyaya El Cezire anlattı. O güne kadar Ortadoğu'dan yayın yapan (ya da yayın yapar gibi görünen) televizyonlar ya Batı'nın emperyalist kaygılarına hizmet eden kuruluşlar ya da Arap gibi görünüp, Batı ile aynı menfaatleri gözeterek, göbekten bağlı oldukları kralların, şeyhlerin emrinden çıkmayanlardı. İlk kez gerçekten özgür, demokratik, tarafsız bir televizyon kuruluşu çıkıp meydanlara, sokaklara indi. Beyrut'un göbeğinde "Kahrolsun kralların hegemonyası" diye bağıran sade vatandaşın sesini ilk kez El Cezire dünyaya duyurdu. Kralların, prenslerin, şeyhlerin, diktatörlerin kirli çamaşırlarını ortaya döken raporları sadece El Cezire cesaretle yayınladı. CNN International, ABD'deki sıcak stüdyolarından olayları takip ederken, El Cezire, Kahire meydanlarından 24 saat canlı yayındaydı. Diyeceğim o ki, kimse televizyonun gücünü küçümsemeye kalkmasın. Uyuşturmak isteyenlerin elinde 'aptal kutusu' olabilir ama gerçek demokrasi havarilerinin eline geçtiğinde bir anda 'uyandırma servisi' hüviyeti kazanır...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA