Kanal D'nin "Doktorum" programı yeni sezona muhteşem bir başlangıç yaptı. Öncelikle, Cem Yılmaz'ı bu programa konuk etme fikri ve onu ikna etme hüneri kime aitse, onu en baştan tebrik ediyorum. Eminim pek çok kişi programı benim gibi baştan sona kahkahadan soluğu kesilerek izlemiştir. Aslında bir sağlık programının, izleyicilerin hayatını bu denli "riske sokmaya" hakkı var mı, o da tartışılır ya, neyse... Şovunu izleyenler biliyor. Cem'in gösterisinin en komik bölümlerinden biri de askerde geçirdiği bel fıtığı ameliyatı ile ilgili anılarıydı. Cem buradan hareketle doktorları esaslı bir biçimde diline dolamıştı. "Doktorum" ekibi, G.A.T.A.'da o operasyonu yapan doktoru yıllar sonra canlı yayında Cem'in karşısına çıkarttı. (Alın size program ekibinden zekice bir manevra daha) O dakikadan sonra benim için nefes almak daha da güçleşti. Cem'in şovuna, esprili doktorlardan zekice karşılıklar da gelince "Doktorum" iddialı bir mizah programı olup, çıktı. Doktor, bir ameliyattan çıkıp, diğerine girdiğini, bu arada hobilerinden de geri kalmadığını anlatırken, Cem'in zeka fışkıran esprisi geldi: "Vallahi iki eli kanda olsa, yapar o işi!.." Bu arada kendini "Gönül Cerrahı" olarak tanıtan Cem, eline aldığı omurga maketini ud gibi kullanarak, stüdyoyu kahkahaya boğarken, aynı zamanda tıbbi konularla ilgili uzman seviyesindeki bilgi dağarcığıyla da herkesi şaşırttı. Bu dakikalarda, Cem Yılmaz ile stüdyodaki uzman hekim arasında geçen diyalog yine "kahkaha nöbetine" yol açtı: CEM: (Elinde omurga maketi, engin tıp bilgisi ile hava atarken) Hımm... Leğen kemiği geniş. Bu erkek herhalde. DOKTOR: Erkek. CEM: (Şişinerek) Evet, nasıl bildim ama? DOKTOR: (Muzır bir ifade ile) Tecrübe herhalde. CEM: Genelde röntgenle çalışırım! Programın daha sonraki dakikalarında Cem ile sunucu Zahide Yetiş arasındaki diyalog da buram buram "muzırlık" kokuyordu. ZAHİDE: (Cem'i baştan aşağı süzdükten sonra) Şu anda bedeninizde bir eğrilik görünmüyor! CEM: (Son derece alıngan bir ifadeyle) Nasıl eğrilik görünmüyor ya? İyi bak!.. Program ekibindeki doktor, ameliyata nezaret eden hocasını överken şöyle dedi: "Altay Ağabey, benim bile çekinmeden önüne yatacağım biridir..." Cem, fırsatı kaçırmadı: "Bu, tıbbi bir deyim olsa gerek..." Programın son bölümünde Cem, kendisini ameliyat eden Prof. Dr. Altay Bedük'ün elini öptü: "Vallahi ben sahnede bu operasyonun ekmeğini çok yedim. Allah sizden razı olsun" dedi. Bu arada Cem, ameliyata girmeden önce yakınlarına vasiyet içeren bir de not bıraktığını da itiraf etti. Ben de buradan ilan ediyorum: Günün birinde belimden ameliyat olmam gerekirse, ekibin içinde mutlaka Cem Yılmaz da olsun. Öleceksem, hiç olmazsa gülmekten öleyim...